Fihrist:
Bir girizgâh: Kınalıada notları
Bir girizgâh: Kınalıada notları

Yüzölçümü 1356 kilometrekare olan Kınalıada, İstanbul’un en küçük adası. Vaktiyle bu şirin adanın üzeri makilerle kaplı olduğundan uzaktan yer yer kızıla çalan bir görüntü oluştuğu, adanın isminin bu sebeple “Kınalıada” kaldığı biliniyor. Kınalıada’da gezilecek yerler listemize geçmeden önce ada üzerine birkaç not bırakalım:
- Kınalıada’nın Çınar Tepesi, Teşrifiye Tepesi ve Manasır Tepesi olmak üzere manzarası birbirinden güzel üç tepesi var.
- Ada büyük oranda kayalıklardan oluşuyor, maden ve taş bakımından zengin; bu nedenle ağaç sayısı görece az. Öyle ki Bizans İmparatorluğu döneminde Kınalıada’dan çıkartılan taşlarla İstanbul surları inşa edilmiş, hatta 19. yüzyılda Tophane Rıhtımı ve Haydarpaşa Limanı’nın yapımında da Kınalıada’nın taşları kullanılmış.
- Kınalıada’ya elektrik ve su görece geç tarihlerde ulaştığından, nüfus oldukça seyrek. Adaya elektrik ilk olarak 1946’da gelmiş, su ise 1981’de. O tarihe kadar İstanbul’dan tankerlerle su taşındığı biliniyor.
- Farklı kültürlerden pek çok kişinin bir arada yaşadığı Kınalıada’nın kış nüfusu 2000 civarında, yaz mevsiminde bu rakam 20 binlere çıkıyor.
- Kınalıada’da konaklayabileceğiniz küçük butik oteller ve az sayıda minik ama tertemiz pansiyon var, aklınızda olsun.
- Kınalıada İstanbul’a en yakın ada olduğundan uzun yollar aşmadan sakin bir kaçamak yahut kafa izni yapmak için oldukça ideal. Kulağınızda keyfinize göre bir müzik, eski Rum evleri arasında yürümek yahut bisiklete binmek bile ruhunuza iyi gelecek, bizden söylemesi. Şimdi geçelim Kınalıada’da gezilecek yerler listemize…
Kınalıada’da gezilecek yerler

Surp Krikor Lusavoriç Ermeni Kilisesi
Surp Krikor Lusaroviç Ermeni Kilisesi, adını aldığı Surp Krikor Lusaroviç’e adanmış bir ibadethane. 1857’de Narçiçeği Sokak’ta kurulan kilise, Adalar ilçesindeki ilk ve tek Ermeni Gregoryen kilisesi olma özelliğini taşıyor. Bu oldukça estetik yapının iç duvarlarında Ermeni taş oymacılığının en incelikli örneklerine rastlamak mümkün.
Ortodoks kilisesinin yakınında bulunan ve Gülbenkyan Vakfı tarafından bağışlanan bir de bina var, bu bina Patrikhane’nin yazlık konutu. Yoksul çocukların faydalanması için hayata geçirilen Karagözyan Yetimhanesi, bugün dinlenme evi olarak kullanılıyor.
Hristos Manastırı, Hristos Tepesi
Hristos Tepesi’nde, nefes kesen bir manzaraya bakan Hristos Kilisesi, 820 yılında Aya İrini Kilisesi’ndeki bir çatışmada öldürülen İmparator 5. Leo’nun da ebedi istirahatgâhı. 20. yüzyılda bir süre bir yetimhane olarak kullanılan Hristos Manastırı Birinci Dünya Savaşı yıllarında askeri karargâh olmuş; 1917 Rus Devrimi sırasında ise Beyaz Rusları ağırlamış.
Bu tepeye termosunuzda çayınız yahut kahveniz ve belki küçük bir sandviçle çıkmanızı öneririz. Zira burada manastırın yanındaki yeşillikte soluklanmak, İstanbul’a nazır mini bir piknik keyfi yapmak paha biçilemez.
Sikaryan İkiz Evleri
Kınalıada’nın en zarif yapılarından biri olan Sikaryan Evleri, üçer katlı iki ahşap köşkten oluşuyor. Mimarlığını Avedisyan Kalfa’nın üstlendiği, ada sakini Sikaryan Ailesi’ne ait 11 odalı yapı, adeta bir mimari ve simetri harikası. Fazıl Ahmet Aykaç Sokak’ta bulunan köşkler, Kınalıada’da gezilecek yerler listenizde muhakkak bulunmalı.
Kınalıada Camii
İşte güzel bir hikâye: 1950’li yıllarda Kınalıada’da artan Türk nüfusun ibadethane talebi üzerine adaya bir cami yapılması planlanmış ve bu doğrultuda, Karaköy Camii’nin sökülerek Kınalıada’ya taşınması kararı alınmış. Gelin görün ki camiyi taşıyan gemi İstanbul Boğazı’nda yan yatınca, caminin parçaları da sulara gömülmüş. Bu olaydan birkaç yıl sonra, 1964’te, Kınalıada halkının da desteğiyle inşa edilen Kınalıada Camii nihayet ibadete açılmış. Tavanı üçgen formda tasarlanan, minaresi bağımsız ve şık mimarisi kuşkusuz alışılmışın dışında sayılan bu camii, Kınalıada’da gezilecek yerler arasında ilk sıralarda.
Kınalıada’da ne yenir?

Kınalıada’da ne yenir sorusunun tek bir yanıtı yok. Diğer İstanbul adalarında olduğu gibi Kınalıada’nın da deniz ürünlerinin ve mezelerinin tadına doyum olmuyor. Neticede sahil şeridindeki restoranlardan birinde denize nazır balık-meze keyfi yapmak farz. Adaya sabahtan vardıysanız Bahar Pastanesi’nin leziz kahvaltılıklarıyla güne başlayabilir, Kınalıada gezilecek yerler listenize kısa bir ara verip aynı mekânda çay ve tatlı molası verebilirsiniz. Kınalıada’ya gitmişken motor iskelesinin karşısındaki Yeşil Roma Dondurmacısı’nın meyveli dondurmalarının tadına bakmadan dönmeyin deriz.
Kınalıada’ya nasıl gidilir?

Kınalıada’ya Bostancı, Eminönü, Kabataş ve Kadıköy iskelelerinden kalkan şehir hatları vapurları, Mavi Marmara motorları ve Turyol motorları ile ulaşılıyor. Kınalıada’ya giden vapur ve motorların saatleri yaz ve kış sezonlarında farklılık gösterebiliyor, yola çıkmadan önce kontrol etmeyi unutmayın. Eminönü’nden Kınalıada’ya vapur yolculuğu 50 dakika, Kabataş’tan Kınalıada’ya vapur yolculuğu 40 dakika kadar sürüyor. Anadolu yakasında ise Kadıköy vapuru 30-40 dakikada, Bostancı vapuru yaklaşık 30 dakikada Kınalıada’ya varıyor.
Kınalıada plajları

Ayazma Plajı
Halka açık plajın yanı sıra Ayazma Kamos Beach’in de yer aldığı Ayazma Koyu, sakince plaj keyfi yapmak isteyenler için ideal. Kamos Beach’de zaman zaman plaj partileri de düzenleniyor.
Kumluk Plajı
Adına rağmen aslında taşlık bir plaj olan Kumluk Plajı, çocuklu aileler tarafından sıklıkla tercih edilen Kınalıada Plajları arasında
Ülker Plajı
Plajının yanı sıra restoranı da bulunan Ülker Plajı’na merkezden ücretsiz tekne servisleri yapılıyor.
Teos Beach Club
Bir de restoranı bulunan Teos Beach Club aileler ve çiftler tarafından tercih ediliyor. Çakıl plajının yanı sıra iskelesi de bulunan Teos Beach Club, geniş bir restoran menüsüne de sahip.
Kınalıada İskele Plajı
Kınalıada İskelesi’nin sağında ve solunda konumlanan İskele Plajı, ücretsiz bir halk plajı buradan gelip geçen vapurları seyretmek büyük keyif.