İstanbul, dünyanın en güzel şehirlerinden biri. Tarihî yapıları, manzaraları, lezzetleri, sokak sanatı, mimarisi ve şehir hayatıyla 24 saat yaşayan bir şehir. Bir de İstanbul’un semtleri var elbette. Farklı karakteristik yapılarıyla birbirinden özel İstanbul’un ilçeleri ve semtleri aynı zamanda İstanbul’un ruhunu temsil ediyor. Adalar’ın manzaraları, Kuzguncuk’un cumbalı evleri, Taksim’in dinamizmi, Moda’nın kedileri ya da Nişantaşı’nın butik mağazaları olmadan İstanbul dünyanın en güzel şehirlerinden biri olabilir miydi? Sizler için İstanbul semtlerinin gezilecek yerlerini derledik. Haydi başlayalım!
Emirgân

Sakinlerinin ilk olarak I. Abdülhamit döneminde yerleşmeye başladığı Emirgân, Boğaz’ın tarihi semtlerinden biri. Semt, geçmişte Sadrazam Sokullu Mehmed Paşa’nın nişancısı Feridun Bey’e hediye edildiği için o dönemlerde Feridun Bey Bahçeleri olarak biliniyormuş. İsmini Erivan kuşatmaları sırasında Osmanlı’ya büyük yardımları dokunan Kale Muhafızı Emir Güne’den alan semt Boğaz’daki konumu, sahildeki çay bahçeleri, tarihi yapıları ve yemyeşil korusuyla dikkat çekiyor. Emirgân ve İstinye arasında bulunan Emirgân Korusu’nun içinde Sarı, Pembe ve Beyaz olmak üzere üç köşk bulunuyor. 1940’lı yıllarda halka açılan Emirgân Korusu’nda, bu köşklerde kahvaltı etmek oldukça keyifli. Nisan ve mayıs ayları arasında Lale Festivali’nin de düzenlendiği koruyu gezdikten sonra, Emirgân sahildeki çay bahçelerinde muhteşem İstanbul Boğaz’ı manzarasını izleyerek günü sonlandırabilirsiniz. Ayrıca Emirgân gezilecek yerler arasında; tarihi Hamid Evvel Camii’yi, Surp Yerits Mangants Ermeni Kilisesi’ni ve Şerifler Yalısı’nı keşfedebilirsiniz.
Taksim

Beyoğlu, sadece İstanbul’un değil, Avrupa’nın da en hareketli bölgelerinden biri. İstanbul semtleri arasında alışverişin, eğlencenin, lezzetin ve sanatın kalbi yüzyıllardır ilgi odağı olan Taksim’de atıyor. Gerçek anlamda 24 saat yaşayan Taksim, her gün binlerce İstanbullunun ve turistin akınına uğruyor. Taksim Meydanı’ndan Karaköy’e uzanan Beyoğlu’nun yerleşik nüfusu İstanbul’un diğer semtlerine göre oldukça az. Ancak gün içinde iş, alışveriş ve eğlence için semti ziyaret edenler nedeniyle bu nüfus milyonları bulabiliyor. Semt, 19. yüzyılda İstanbul’un Galata sırtlarından içerilere doğru büyümeye başlamasıyla özellikle İstanbul’da yaşayan Batılılar arasında popüler bir yerleşim bölgesi olmuş. Bu tarihten önce ise Beyoğlu bağları ve bahçeleriyle daha çok bir banliyöyü andırıyormuş.
Beyoğlu, eğlence ve alışverişin yanı sıra tarihi değerleriyle de ön plana çıkıyor. Semtte çok sayıda cami, kilise ve tarihi yapı yer alıyor. Beyoğlu’nda, Taksim Camii başta olmak üzere Cihangir’den Galata’ya uzanan yolda Cihangir Camii, Firuz Ağa Camii ve Ağa Camii dikkat çekiyor. Semtte bulunan çok sayıda kilisenin çoğu aktif. Semtin ön plana çıkan kiliseleri şöyle; Aya Triada Kilisesi, Ermeni Üç Horan Kilisesi, St. Antuan Kilisesi, Santa Maria Kilisesi, Kırım (Anglikan Kilisesi), Aziz Peter ve Paul Kilisesi. Beyoğlu sınırları içinde yer alan Dolapdere’deki Meryem Ana Kilisesi, Ayios Konstantinos ve Ayia Eleni Rum Ortodoks Kilisesi ve Panayia Evangelistria Rum Ortodoks Kilisesi ise Beyoğlu gezisi sırasında ziyaret edebileceğiniz diğer kiliselerden. Gümuşsuyu’ndan Galata’ya başta Gümüşsuyu Palas olmak üzere Çiçek Pasajı, Galatasaray Hamamı, Mısır Apartmanı, Doğan Apartmanı, Tünel Geçidi ve Galata Kulesi Beyoğlu’nda dikkat çeken tarihi yapılar arasında.
Taksim gezilecek yerler arasından; Fransız Sokağı, Balık Pazarı ve Nevizade Sokak’ı keşfetmeyi unutmayın. Beyoğlu’nu 1875’te çalışmaya başlayan içi ahşap süslemeli, iki vagonlu, kırmızı-beyaz tramvayla baştan aşağı gezebilirsiniz.
Nişantaşı

Nişantaşı gezilecek yerleri; binaları, sokakları, lüks mağazaları ve şık restoranlarıyla göz dolduran İstanbul semtleri arasında. Bu özelliğiyle İstanbul’da gezilecek yerlerin başında geliyor. Bu seçkin mahallede dünyaca ünlü markalara ait dükkanların yanı sıra Nişantaşı mağazalarını keşfedebilir, kentin meşhur galerilerini gezebilir, şık kafelerde soluklanabilirsiniz. Teşvikiye Caddesi, Abdi İpekçi Caddesi ve Vali Konağı Caddesi semtin en işlek yerlerinden. Semtteki en dikkat çekici yapı Teşvikiye Camii. 1795 yılında inşası tamamlanan cami, III. Selim’in emriyle yaptırılmış. 1854 yılında II. Adbülhamid döneminde büyük bir onarımdan geçmiş ve semt cami etrafında gelişmeye başlamış. Maçka Palas ve Maçka Kışlası ise semtte dikkat çeken diğer yapılardan. Demokrasi ve Maçka Parkı ise alışverişe mola verebileceğiniz güzel bir alternatif.
Kadıköy

Kadıköy, İstanbul ilçelerinin en eskilerinden biri. İlçenin sınırları içinde kalan Fikirtepe’de yapılan kazılarda M.Ö. 3.000 yıllarına ait kalıntılar bulunmuş. Eski kaynaklarda da Kadıköy’ün adı “körler ülkesi” anlamına gelen Kalkedonya’ymış.
Kadıköy her ne kadar İstanbul ilçeleri ve semtleri arasındaki en eski yerleşim yerlerinden biri olsa da bölge, kimliğini Osmanlı’nın son dönemlerinde kazanmaya başlamış. Semt dolayısıyla birçok tarihi yapıya da ev sahipliği yapıyor. Haydarpaşa Tren Garı ve Marmara Üniversitesi binası bu yapılar arasında en önemlileri. Selimiye Camii, Osman Ağa Camii, Zühtü Paşa Camii ve İskele Camii ise Kadıköy’ün simge camilerinden. Ayia Efimia Rum Ortodoks Kilisesi, Ermeni Surp Takavor Kilisesi, Surp Levon Ermeni Katolik Kilisesi, Ayios İoanni Hrisostomos ve Aya Triada Rum Kilisesi keşfedilmeyi bekleyen diğer tarihi yapılar arasında. Hemdat İsrael ise semtin tek sinagogu olarak öne çıkıyor.
Başlangıçta Moda, Fenerbahçe, Caddebostan ve Suadiye gibi mahalleriyle İstanbullular için bir tatil beldesi niteliğinde olan Kadıköy, 1950’li yıllardan sonra kentin büyümesiyle şehir kimliği kazanmaya başlamış. Bugün Kadıköy İstanbul’un hem kültürel hem de ticari merkezlerinden biri. Sabahın ilk ışıklarından gece yarısına kadar ilçede kesintisiz bir hareketlilik söz konusu. Yani Kadıköy’de gezilecek yerler bir hayli zengin. Buraya geldiğinizde; Kadıköy’ün restoranları, kafeleri, galerileri, kitapçıları ve antikacıları sayesinde güzel bir gün geçirebilirsiniz. Tarihi Kadıköy Salı pazarını gezebilir, Caddebostan bölgesinde deniz kenarında yürüyüş yapabilir, Kalamış Marina’da yüzlerce teknenin sudaki dansına şahit olabilirsiniz. Özgürlük Parkı, Fenerbahçe Parkı ve Göztepe Parkı ise soluklanmak için en iyi adreslerden.
Moda

İstanbul’un en güzel gün batımlarını bu semtten izleyebilirsiniz. Köklü bir geleneğe sahip, modern ve huzur dolu bir nokta olan Moda, İstanbul’da bohem hayatın sembol semtlerinden biri. Kadıköy’ün hemen yanı başında yer alan, tarihi boyunca Anadolu yakasının en sakin semtlerinden biri olan Moda, İstanbul’un her dönemde gözde semtlerinden biri. Üstelik Moda’da gezilecek yerler de saymakla bitmiyor. Birbiri ardına açılan kafeleriyle Moda, İstanbul’un bohem yaşamına yeni bir boyut kazandırdı. Moda, arkeolojik açıdan İstanbul’un en eski yerleşim bölgelerinden olsa da bölgenin kimliğini elde etmesi 19. yüzyılda gerçekleşti. İngilizler ve Fransızlar gibi Batılı ülkelerden gelip İstanbul’a yerleşmiş kişilerle İstanbullu azınlıkların aynı semtte buluşmasıyla Moda, Osmanlı döneminde kozmopolit bir yapıya kavuştu. Günümüzde de semt İstanbul’a iş ya da eğitim için gelen yabancılar arasında oldukça popüler. Moda, diğer İstanbul ilçe ve semtleriyle karşılaştırıldığında nispeten yeni bir yer olmasına rağmen Osmanlı’nın son dönemini yansıtan birkaç yapısıyla ziyaretçilerini geçmişte bir yolculuğa çıkarıyor. Bu yapılar içinde Assumption Kilisesi’ni, All Saints Kilisesi’ni, Moda İskelesi’ni ve tarihi konakları saymak mümkün. Türk rock müziği tarihinin en önemli isimlerinden Barış Manço’nun vefatının ardından müzeye dönüştürülen evi de Moda’da ziyaretçilerini bekliyor. Ayrıca şehrin nostaljik tramvaylarından biri Kadıköy iskelesine gelenleri Moda’ya taşıyor. Eski İstanbulluların yaşadığı yerlerden olan Moda, son yıllarda, Ortaköy ve Cihangir gibi kültür ve eğlence dünyasında çalışanların tercih ettiği semtlerden oldu. Bu gelişmeye paralel olarak semt organik ürünlere yer veren dükkânlarıyla alternatif yaşam kültürünün savunulduğu bir yere dönüştü. Denize bakan çay bahçeleri ve şık eğlence mekânları, Kadıköy-Moda hattının Taksim’e alternatif oluşturmasında büyük rol oynadı.
Balat

Haliç kıyısındaki bu şirin semt, İstanbul’un çok kültürlü yapısını en iyi yansıtan yerlerden biri. İlk olarak İspanya’daki engizisyondan kaçan Yahudilerin II. Bayezid’in davetiyle gelip yerleştiği Balat, daha sonra Rumları, Ermenileri ve Müslümanları misafir etti. Farklı kültürlerin ve inançların zenginleştirdiği semtin karakteristik evleri İspanya Yahudileri tarafından yapıldı. Rengârenk konakları, ahşap evleri ve dar sokaklarıyla size masal gibi bir yolculuk vadeden Balat, yenileme projelerinin ardından bugün İstanbul’un en çok ziyaret edilen köşelerinden biri. Balat gezilecek yerler arasında tarihi yapılardan semte özgü dükkanlara kadar pek çok yer bulunuyor. Semtteki antikacılardan sevdikleriniz için birbirinden ilginç hediyelik eşyalar satın alabilir, Balat’ın sevimli kafelerinde kahvenizi yudumlayabilirsiniz. Sinagogları, kiliseleri, camileri, satıcıları ve sokaklarında oynayan çocuklarıyla bambaşka bir dünyada olduğunuzu hissettiren Balat, fotoğraf çekmeyi sevenler için de ilham verici İstanbul semtleri arasında. Balat Çarşısı, Vodina Caddesi semtte mutlaka görmeniz gereken yerlerden. Balat’ta Feruh Kethuda Camii, Fener Rum Ortodoks Patrikanesi, Fener Rum Erkek Lisesi, Sveti Stefan Kilisesi, Ayios Dimitrios Kilisesi, Kanlı Kilise, Vaftizci Yahya (Aya Yani) Kilisesi, Surp Hreşdagabed Kilisesi, Ahrida Sinagogu, Küçük Mustafa Paşa Hamamı keşfedilmeli.
Cihangir

İstanbul semtleri içinde eskilerden olan Cihangir, son yıllarda sanatçıların ve yaratıcılık gerektiren mesleklerde çalışanların yaşadığı bir yer. Bu yüzden mahallenin renkli bir sosyal hayatı ve bu hayatı destekleyen, farklı konseptlerde restoran ve kafeleri buluyor. Cihangir, İstiklal Caddesi’nin kalabalığından kaçan, ancak Beyoğlu’nun hareketliliğinden de fazla uzak kalmak istemeyenlerin tercih ettiği bir mahalle. Son yıllarda İstanbul’a iş ya da eğitim için gelen yabancıların da bölgeyi tercih etmesi sayesinde Cihangir daha renkli bir görünüme sahip oldu. Kentin gözde mahallesi Cihangir, sunduğu hareketli sosyal yaşamla aynı zamanda bir çekim noktası ve bohem hayatın bir sembolü. Taksim gezinizin ardından akşam yemeğinizi nispeten sakin bir ortamda yemek isterseniz, Cihangir restoranlarını tercih edebilirsiniz. İstanbul’un eski apartmanlarını görmek, kafelerle ve kedilerle dolu sokaklarını keşfetmek isterseniz Cihangir’in gezilecek yerleri günün her saatinde sizi bekliyor.
Karaköy

Günün her saatinde hemen hemen her kesimden insanı Karaköy’de görmek mümkün. Karaköy, Osmanlı döneminde Galata Kulesi’nin altında, Haliç’in girişinde bulunması sebebiyle limanın en önemli yeri kabul ediliyormuş ve hem ticaret hem de ulaşım bölgesi olarak öne çıkıyormuş. 19. yüzyılın ikinci yarısında, ticaret ve ulaşım özelliklerini korumanın yanı sıra, konumundan dolayı Levantenlerin Batılı yaşam biçimini yansıtmaya başlamış. Ayrıca çok kültürlü bu bölge geçmişte Yahudilere, Rumlara, Gürcülere ve Ekim Devrimi’nden kaçan Beyaz Ruslara ev sahipliği yapmış. Bugüne kadar bir ticaret bölgesi olarak İstanbul semtleri içinde önemli bir yere sahip olan Karaköy, geçtiğimiz yıllarda turizm tesislerinin sayısının artmasıyla hem İstanbulluların hem de turistlerin vazgeçemedikleri bir yer haline geldi. Turizmin yanında geleneksel ticaret hayatının devam etmesi Karaköy’ü, İstanbul’da görülebilecek en otantik yerlerinden biri yapıyor. Arap Camii, Yeraltı Camii, Azapkapı Camii, Surp Krikor Lusavoriç Kilisesi, Türk Ortodoks Patrikhanesi, semtin dini merkezlerinden. Karaköy gezilecek yerler arasında ise: Kamondo Merdivenleri, Deniz Yolları Binası, Hristos Krematos Manastırı, Karaköy Hanları, Perşembe Pazarı, Bankalar Caddesi ve Yüksek Kaldırım yer alıyor. İstanbul’un en iyi kafe ve restoranlarının bazılarına da Karaköy geziniz sırasında rastlayabilirsiniz. Eğer Topkapı Sarayı üzerinde batan güneşi izlemek isterseniz Karaköy’deki bu restoranlarda bir akşam yemeği yemeyi düşünebilirsiniz.
Beşiktaş

İstanbul’un en eski semtlerinden biri olan Beşiktaş, İstanbul Boğazı’nın Rumeli tarafında, Tophane ile Ortaköy arasında uzanan sahiliyle ünlü. En hareketli İstanbul ilçelerinden biri olan Beşiktaş, 17. yüzyıl sonrasında Abbasağa ve Vişnezade mahalleleri ile genişledi ve nüfus alan bir yer oldu. Canlı bir ticari hayata sahip Beşiktaş’ta çok sayıda iş yeri, müze, sanat merkezi, üniversite, banka, kuruluş ve işletme bulunuyor. Boğaz kıyısı olması ve tarihi birçok yapıya ev sahipliği yapması nedeniyle Beşiktaş aynı zamanda turistik bir yer. Beşiktaş gezilecek yerler arasında; Çırağan Sarayı, Yıldız Sarayı, Dolmabahçe Sarayı, Feriye Sarayları ve Ihlamur Kasrı bulunuyor. Beşiktaş’ta ayrıca Deniz Müzesi, Milli Saraylar Müzesi gibi müzeler ziyaret edilebilir. Sinan Paşa Camii, Hamidiye Camii, Küçük Mecidiye Camii semtteki camiler arasında yer alıyor. Yıldız Parkı, Abbasağa Parkı, Ihlamur Kasrı ise semtte soluklanabileceğiniz yerler arasında. Beşiktaş, özellikle son yıllarda genç kitlenin dikkatini çeken kafeler ve restoranların sayısının artmasıyla İstanbul’un ilçe ve semtleri içinde başlıca eğlence merkezlerinden biri haline geldi. Beşiktaş Meydanı ve Akaretler semtin eğlence merkezlerinin toplandığı alanlar. Tüm bunların yanı sıra Beşiktaş’tan hareket eden vapurlarla Adalar, Kadıköy ve Üsküdar’a Boğaz’ı seyrederek ulaşabilirsiniz. Ayrıca Boğaz hattı vapurlarıyla Beşiktaş ilçesi sınırlarına dahil olan Kuruçeşme, Arnavutköy ve Bebek gibi hem doğası hem de yaşam alanlarıyla ünlü semtlere gidebilirsiniz. Bu semtlerde ise tarihi Tezkireci Osman Efendi Camii, Tevfikiye Camii, Arnavutköy Camii, Bebek Camii, Surp Haç Ermeni Kilisesi, Ayios Dimitrios Kilisesi, Ioannes Prodromos Kilisesi, Taksiarhis Kilisesi, Lazarist Sacre Coeur Kilisesi sizi bekliyor. Bu semtlerde ayrıca Pembe Manolyalı Köşk, Kavafyan Konağı, Kırmızı Yalı, Yılanlı Yalı ise keşfedilmeye değer.
Ortaköy

Ortaköy, İstanbul’da Avrupa yakasının Boğaz hattında yer alan eski bir balıkçı kasabası. Semt, özellikle bahar ve yaz aylarında hem İstanbulluların hem de turistlerin uğrak noktalarından biri. Tabii İstanbul fotoğraflarından da anlayabildiğimiz gibi İstanbul’da gezilecek yerler denildiğinde ilk akla gelen yerlerden biri.
İstanbul’un görsel simgelerinden Ortaköy Camii’nin bulunduğu semt restoranları, kafeleri ve el işi ürünlerin satıldığı sokak tezgâhlarıyla gün içinde oldukça hareketli bir yer. İstanbul Boğazı’na hâkim konumuyla Ortaköy’ün ziyaretçilerine harika bir manzara sunduğunu da eklemek gerek. Ortaköy gezilecek yerleri keşfederken adı mahalleyle birlikte anılır hale gelmiş bir çeşit patates yemeği olan kumpiri deneyebilir ya da şık restoranların birinde akşam yemeğinizi yiyebilirsiniz. Semtte dükkânlar arasına saklanmış Ayios Fokas Rum Ortodoks Kilisesi’ni, Surp Krikor Lusavoriç Ermeni Kilisesi’ni ve Etz Ahayim Sinagogu’nu keşfedebilirsiniz. Esma Sultan Yalısı, Fehime Sultan Yalısı ve Hatice Sultan Yalısı ise Ortaköy’de gezebileceğiniz diğer yerlerden.
İstanbul semtleri arasında güzelliğiyle büyüleyen Ortaköy gezinizin ardından Arnavutköy ve Bebek’e uzanan boğaz hattında uzun bir yürüyüşe çıkıp deniz havasının ve manzaranın tadına varabilirsiniz. İstanbul’un bu tarihi semtinde zamanın nasıl geçtiğini anlamayacaksınız.
Üsküdar

Üsküdar, Anadolu Yakası’nda bulunan İstanbul’un ilçe ve semtlerinin en eskilerinden biri. Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan semt, birçok kültürel zenginlik taşıyor. Her bir sokağında yaşanmışlığa ve tarihe tanıklık edeceğiniz Üsküdar’da Çamlıca Tepesi’nden İstanbul’u seyredebilir, Türkiye’nin önde gelen tarihi camilerini gezebilirsiniz. Mihrimah Sultan Camii, Yeni Camii, Şemsi Paşa Camii, Rum Mehmet Paşa Camii, Ayazma Camii, Ahmediye Camii, Atik Valide Camii, Çinili Camii, Şakirin camii bunlardan birkaçı… Üsküdar’da gezilecek yerler arasında bulunan Fethi Paşa Korusu’nu, Abdülaziz Av Köşkü’nü ve Çamlıca Kız Lisesi’ni keşfedebilirsiniz. Salacak sahilinde Boğaz havası eşliğinde yürüyüş yaptıktan sonra Kız Kulesi’ne geçebilirsiniz. Beylerbeyi, Kuzguncuk, Çengelköy, Kandilli, Anadolu Hisarı gibi Üsküdar ilçesi sınırları içinde kalan semtlerde ise Beylerbeyi Sarayı’nı gezebilir, bu hat boyunca Boğaz’ın keyfini doyasıya yaşayabilirsiniz. Üsküdar-Beşiktaş arası yapılan motor seferleri ise Boğaz’ın tadını çıkarabileceğiniz bir diğer alternatif.
Her sokağında ayrı bir hikâyeye tanık olacağınız İstanbul semtleri için İstanbul uçak bileti alabilirsiniz.
Kuzguncuk

Üsküdar’ın popüler bir semti olan Kuzguncuk, İstanbul Boğazı’nın doğu yakasında, Paşalimanı ve Beylerbeyi semtleri arasında bulunuyor. Semtle özdeşleşen eski cumbalı ahşap evler, orijinaline sadık kalınarak restore edildiği için semtin atmosferi hiç değişmemiş. Camilerin, sinagogların, ve kiliselerin bulunduğu semt, farklı kültürlerden insanların yüzyıllar boyunca saygı ve hoşgörü içinde yaşadığının bir kanıtı. Kuzguncuk’ta gezilecek yerleri araştırıyorsanız öncelikli olarak Beth Ya’akov Sinagog’u ile Kal de Ariva Sinagogu’nun yanı sıra Surp Krikor Lusavoriç Kilisesi’ni ve Ayios Panteleimon Rum Ortodoks Kilisesini ziyaret edebilirsiniz. Üryanizade Camii ve Kuzguncuk Camii ise semtte keşfedilecek camiler. Abdülmecid Efendi Köşkü, Cemil Molla Köşkü ve Fethi Ahmed Paşa Yalısı ise Kuzguncuk’ta gezebileceğiniz diğer tarihi yerler arasında. İstanbul’un yemyeşil ve şirin semti tarihi dokusunu hiç kaybetmiyor. Boğaz’ın kenarında bulunan bu huzurlu semt, tarihi cumbalı evleri ve geçmişten günümüze taşıdığı samimi atmosferiyle büyülüyor. Ayrıca Kuzguncuk Sahili, şehrin yoğunluğundan kaçmak için en doğru bölgelerden biri. Eşsiz Boğaz manzarasıyla da semt, birçok sanatçıya ilham kaynağı olmuş. Boğaz turuna Kuzguncuk’tan başlayabilir ya da en az yarım gününüzü buraya ayırabilirsiniz. Semtin eski evlerinin sıralandığı ara sokaklarında yürümenin bile oldukça keyifli olduğunu görebilirsiniz. Sahildeki çınar altında kahvaltı edebilir, İcadiye Caddesi’ndeki şirin kafeleri ya da sokak aralarındaki küçük lokantaları keşfedebilirsiniz. Kuzguncuk ayrıca butik kitapçısı ve tasarım dükkânlarıyla da dikkat çekiyor. Dükkânların neredeyse tamamının Kuzguncuk’ta yaşayanlara ait olduğunu da belirtelim.
Adalar

İstanbul’da gezilecek yerler denilince ilk akla gelen yerlerden biri Adalar elbette. Prens Adaları olarak da bilinen Adalar, İstanbul ilçelerinin en köklü tarihe sahip olanlarından biri. Toplamda 9 adadan oluşmasına rağmen bunlardan sadece Büyükada, Heybeliada, Kınalıada, Burgazada ve Sedefadası’nda yerleşim bulunuyor.
M.Ö. 300’lere dayanan köklü bir tarihe sahip Adalar’da Helenistik dönem, Roma/Bizans dönemi, Osmanlı dönemi ve Cumhuriyet dönemine ait onlarca tarihi yapı ve eser bulunuyor. Hristos Manastırı, Aya Yorgi Kilisesi, Hesed Le Avraam Sinagogu, Surp Asdvadzadzin Ermeni Katolik Kilisesi, Hamidiye Camii başta olmak üzere Adalar’da çok önemli inanç merkezleri buluyor. Özellikle yılın belli dönemlerinde insanlar meşhur Aya Yorgi Kilisesi’ne dilek dilemek için akın ediyor.
Adalar’da aynı zamanda pek çok tarihi yapı görkemli mimarisiyle zamana meydan okuyor. Büyükada Vapur İskelesi, Büyükada Rum Yetimhanesi, Anadolu Kulübü, Hükümet Konağı, Gözlü Ev, Splendit Palas ve Conk Paşa Köşkü farklı dönem mimari anlayışlarını tüm görkemiyle yansıtan tarihi yapılar. Ayrıca Adalar’da ünlü yazarlar Reşat Nuri Güntekin ve Sait Faik Abasıyanık’ın da evleri bulunuyor. Adalar gezisinde bu evleri de ziyaret etmenizi tavsiye ederiz.
Adalar’da gezilecek yerler için tavsiye arıyorsanız: Sokaklarda amaçsızca dolaşın. Muhteşem evleri izleyerek hayallere dalın. Harika manzaraların fotoğraflarını çekin. Bisiklet kiralayın. Adalar’ın meşhur lezzetlerini tadın. Ve kendinizi sakinliğin kollarına bırakın.
Florya

Florya yemyeşil doğası, sakinliği ve sahiliyle İstanbul’un en güzel semtlerinden biri. Bakırköy ilçesine bağlı olan Florya’nın diğer adı Şenlikköy’dür.
Florya; balkonlu evleri, yemyeşil bahçeleriyle İstanbul semtleri içinde adeta sakin bir tatil yeri konumunda. Uzun zamandır ünlü futbol kulübü Galatasaray’ın tesislerine ev sahipliği yapan Florya, 2000’lerden sonra daha hızlı gelişmeye başlayan bir semt. Ancak bu gelişim semtin sakinliğiyle uyum içerisinde ilerliyor.
İstanbul Florya gezilecek yerler arasında bulunan ve alanının en iyi örneklerinden biri olan İstanbul Akvaryum, yüzlerce deniz canlısı türü ve onlarca tema alanıyla ziyaretçilerine deniz altı yaşamı hakkında bilgi ve eğlence vadediyor. Florya’ya giderseniz görmenizi tavsiye ederiz.Florya Sahil’de bulunan Atatürk Deniz Köşkü mutlaka görülmesi gereken bir mimari yapı. Ayrıca yine aynı dönemde yapılan ve Türkiye’de bulunmayan bazı ağaç türlerinin de yer aldığı Florya Atatürk Ormanı semtin sakinliğini sonuna kadar hissedebileceğiniz harika bir yer. Son olarak Florya Sosyal Tesisleri de görülmesi gereken yerlerden biri.
Rumelihisarı

Avrupa Yakası’nda bulunan Rumelihisarı Mahallesi, İstanbul’un tarihi semtleri arasında ilk sıralarda. Semtin adı, Fatih Sultan Mehmet tarafından 1452 yılında inşa ettirilen ünlü Rumeli Hisarı’ndan geliyor. Ayrıca Karadeniz’e yakınlığı ve İstanbul Boğazı’nın kıyısında olması bölgeyi tarihte çok önemli bir yere oturtuyor. Semtte gezilecek yerlerin başında elbette Rumeli Hisarı var. Boğaz’dan geçen gemilerin kontrol edilmesi amacıyla inşa edilen hisar, Anadolu Hisarı’nın tam karşısında konumlanıyor. Üç büyük kule ve surlar, 30 dönümlük alanda yeşilliklerin içerisine gömülmüş harika görüntüsüyle yüzyıllardır Boğaz’a bakıyor. Rumelihisarı özellikle bu mirası sayesinde, İstanbul semtlerinde kültür rotası haline geldi. Bununla beraber bölgede keşfe değer çok daha fazla nokta var. Osmanlı mimarisinin zarif detaylarına tanıklık etmek istiyorsanız Yusuf Ziya Paşa Köşkü (Perili Köşk), Tophane Müşiri Zeki Paşa Yalısı gibi yapıları görebilirsiniz. Bölgedeki dini yapılarla tarihe yolculuk etmek için Ali Pertek Cami, Surp Santuht Ermeni Kilisesi’ni rotanıza ekleyebilirsiniz. Son olarak semtte ünlü şair Tevfik Fikret’in 1906-1915 yılları arasında yaşadığı ev, günümüzde Aşiyan Müzesi olarak hizmet veriyor. Türk edebiyatındaki birçok değerli ismin eşyalarının, fotoğraflarının sergilendiği bir müze, enfes Boğaz manzarası ile de ziyaretçiler için huzur vadeden bir rota.
Kanlıca

Beykoz’un göz bebeği semtlerinden biri olan Kanlıca, İstanbul’da günübirlik keşif yapmak isteyenler için tarihi ve doğal güzellikleriyle öne çıkıyor. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nün Anadolu Yakası’ndaki ayağında yer alan semt, Boğaz manzarasına karşı vakit geçirmek için eşsiz bir yer. İskele meydanından başlayan nostaljik güzellikler, semtin sakin ve hoş atmosferiyle birleşiyor. İskele civarındaki işletmelerde tadına bakabileceğiniz ünlü yoğurdunun yanı sıra Kanlıca, bir yalılar semti. Bölgede geçmişin izlerini zarif bir şekilde taşıyan çok sayıda yalı var. Mihrabat Korusu ise semtin en sembolik tarihi yeri. Yüzyıllar boyu padişahları, sultanları ağırlayan Mihrabat Korusu, Rumeli Hisarı ve İstinye Koyu manzarası ile görenleri kendine hayran bırakıyor. Bu eşsiz nokta, doğayla iç içe İstanbul semtleriarasındaki Kanlıca’yı ayrı bir yere oturtuyor. Diğer ünlü tarihi mekânlar arasında muhteşem Boğaz manzarasıyla Hidiv Kasrı ve iskele meydanındaki Gazi İskender Paşa Cami öne çıkıyor. Oksijen deposu yeşil alanlarında huzur veren doğa yürüyüşlerine de çıkabilirsiniz. Denizle, tarihle iç içe bu semti keşfetmek için günün yarısını ayırmaya değer.
Story ayağınıza geldi!
Yazımızın öne çıkan bölümlerini sosyal medya hesaplarınızda paylaşmak için hazırladığımız görselleri indirebilirsiniz. Bunun için Android ve iOS işletim sistemli akıllı telefonlarınızla paylaşmak istediğiniz story’nin üzerine basılı tutun ve gelen menü aracılığıyla görseli akıllı telefonunuza kaydedin veya paylaşın.


