More
    Ana SayfaFas gezi rehberiMarakeş gezi rehberiMarakeş'ten Sahra'ya eşsiz bir yolculuk

    Marakeş’ten Sahra’ya eşsiz bir yolculuk

    ‘’Mağrip’’ yani ‘’Güneşin battığı yer’’ anlamına gelen ismiyle Avrupa’ya en yakın Afrika ülkesi Fas. İspanya’nın en güney ucundan 13 km kadar uzaklıkta, Cebelitarık Boğazı kıyısında, arkasında Atlas Dağları, güneyinde ise çöl iklimiyle büyük Sahra’nın kuzeyini oluşturarak fantastik sahnelerin gerçek hayattaki silueti haline gelmiş bir ülke. Gelin bu güzel ülkeyi, Marakeş’ten başlayıp yakından tanıyalım, hatta Marakeş uçak biletini de buraya bırakalım!

    Simge Aktaş (Kabin Memuru)
    Simge Aktaş (Kabin Memuru)
    Adım Simge Aktaş. 1996 yılında Samsun’da doğdum. İstanbul Üniversitesi’nde İşletme Yönetimi okuyorum. Okulum devam ederken farklı şirketlerde danışmanlık yaptım. 2019 yılından itibaren Türk Hava Yolları'nda kabin memuru olarak çalışıyorum. 18 yaşımdan beri yurtdışına seyahat ediyorum. 50’den fazla ülke gördüm ve sayısız şehirde deneyimler yaşadım. Her zaman beni ben yapanın bu olduğunu hissettim ve buna göre hareket ettim. Edebiyat, tarih ve seyahatin uyumuyla, "ilk kez" ve "son kez" seyahate çıkıyormuşum felsefesiyle yaşıyorum. Özellikle İskandinavya ve Avrupa’da vakit geçirmeyi seviyorum.

    Marakeş’e dair birkaç not

    Aït Benhaddou
    Aït Benhaddou

    Tarihçesi her ne kadar Avrupa’ya yakınlığından dolayı hep geçiş hikâyeleriyle dolu olsa da Fas Marakeş’in birçok tanıdık manzarasını popüler kültürde isim yapmış filmlerin sahnelerinde gördük. Berberiler halen Atlas dağlarının eteklerinde kimliklerini sürdürürken, Cebelitarık ötesinde bambaşka hayatların yaşandığı bu ülkeyi, Paolo Coelho’nun ‘’Simyacı’’ kitabındaki tasvirleriyle daha da yakından tanıdık. 

    Sahra’ya kadar uzanan bu topraklardaki hikâyeler ve manzaralar ziyaretçilerine unutulmaz deneyimler yaşatacak türde. Fas’ın rengârenk Marakeş şehrinden Sahra çölündeki altın kum tepelerine kadar uzanan bu büyük ve gizemli coğrafyayı beraber keşfetmeye başlayalım. 


    Dünya daha büyük. Keşfet.


    Havalimanı

    Havalimanı
    Gidiş
    Dönüş

    Giriş Tarihi Seçiniz

    Dönüş Tarihi Seçiniz


    Kabin Türü
    Yolcu Sayısı
    Yetişkin Yolcu
    12 + Yaş
    1

    Çocuk Yolcu
    2 - 12 Yaş
    0

    Bebek Yolcu
    0 - 2 Yaş
    0

    Fas, Marakeş’te gezilecek yerler

    riyad
    Marakeş’te bir riyad.

    Fas’ın renkli ve hareketli şehri Marakeş. Her renginde ayrı bir duygu temsili var. Mutluluk, hüzün, aşk…hepsi ayrı bir rengi temsil ediyor adeta. Bir yandan kuzey Afrika’nın sıcağının altında gölge ararken diğer yandan ise “Riad’’ adı verilen geleneksel Fas avlulu evlerinde o ferah nane çayını içerek kısa süreli coğrafya kavramını kaybediyorsunuz. 

    Hayat ise adeta akşam başlıyor. Jemaa el Fna Meydanı’na kurulan pazarlarda çeşit çeşit sokak yemeklerinin olduğu stantlar göze çarparken diğer yandan yılan oynatıcıları, falcılar ve dans edenler var. Buraya gece de gündüz de baktığınızda şehrin yaşayan siluetini görüyorsunuz. Ara sokaklar ise geçmiş ile günümüz arasında sıkışmış halde. Türlü türlü zanaatkârlar köşe başlarındayken sokaktan geçen Djellaba ve kaftan giyen insanlar ise zaman tünelinden geçiyormuş hissini yaratıyor. Şimdi Marakeş gezilecek yerleri tek tek keşfedelim, bu güzel şehri yakından tanıyalım. 

    Le Jardin Majorelle

    majorelle bahçesi
    Majorelle Bahçesi

    Marakeş gezilecek yerlerin başında gelen Le Jardin Majorelle ya da Majorelle bahçesi… Marakeş mavisi olarak anımsanan o muhteşem kobalt mavinin, yeşillerin ortasında ve içinde 15 farklı kuş türünü barındıran o meşhur bahçe. Her ne kadar yaratıcısı Yves Saint Laurent olarak bilinse de bu doğru değil. Burası Fransız mobilyacı ve ressam  Jacques Majorelle’nin oluşturduğu bir yer. 

    Ressamlık kariyeri için geldiği Marakeş’e adeta âşık olan Majorelle, arazisini satın alarak dünyanın çeşitli yerlerinden getirttiği çeşitli bitkilerle burayı bir cennete dönüştürüp 1947’de halka da açıyor. Ancak 1962’de geçirdiği bir trafik kazasından sonra Fransa’ya dönen Majorelle, vefat ediyor. Bahçesi ve mirası ise böyle kalmıyor. Yves Saint Laurent ve Pierre Berge burayı satın alarak Majorelle’nin cennetinin günümüze kadar gelmesine öncülük ediyorlar. Hatta buranın gelirinin Faslı çocuklar eğitimde kullanıldığı da bir vakıf kuruyorlar. Günümüzde halen belli saatler içerisinde açık olan bahçe içinde bir de müze barındırıyor.

    Jemaa El Fna Meydanı ve Kutubiye Camii

    Gecesi ve gündüzü bir filmin iki farklı sahnesini andıran, âdeta Marakeş’in toplanma alnı Jemaa el   Fna Meydanı’na uzaktan baktığınızda sadece renkleri görmeyeceksiniz, adeta duyacaksınız ve koklayacaksınız, tadacaksınız. Bir tarafta yılan oynatıcıları diğer tarafta kına yapan kadınlar… Her türlü yemek kokusun da birbirine karıştığı meydanda taze meyve suyu satıcıları barmen edasında size bir şeyler satmak için her yolu deniyor. Ancak dediğim gibi meydanın olmazsa olmaz silueti yılan oynatıcıları. Yılanlarını sepetten çıkarmak için otantik ezgiler çalarken meydanın o sesini hafızanıza kazıyacaksınız. 

    Burada uyarmam gerekir ki birçok şeyi videoya çekerken bahşişi bir zorunluluk gibi istiyorlar. Bunu bilerek telefonunun kamerasını doğrultmanızı öneririm. Meydanın biraz ilerisinde ise bir başka siluet Kutubiye Camisi ve meşhur minaresi beliriyor. Minaresi bilinenin aksine silindir değil, kare ve ucunda hilal değil küre var. 70 metre uzunluğundaki minaresine at ile çıkılabiliyor. Buradan ilham alınarak yapılmış Sevilla’daki La Giralda ise başka bir seyahatinizde size burayı hatırlatacak! Yani Marakeş’te gezilecek tarihi yerler içinde burayı mutlaka görün deriz. 

    Marakeş’ten Sahra’ya Atlas Dağları

    Fas, Marakeş’ten Sahra Çölü’ne ilk adım olan Zagora’ya 6-8 saat gibi bir sürede varıyoruz. Ancak öncesinde uzun ve bitmeyen virajlarıyla meşhur Atlas Dağları’ndan (yüksek Atlas) geçmeniz gereken bir sınav var. Fas, Cezayir ve Tunus’tan geçen Atlas dağlarının en yükse noktası ise Fas’ın güney batısında olan Toubkal. Bu dağların oluşumu en son yapılan çalışmalar sonucunda milyonlarca yıl önce Amerika ve Afrika kıtaları ayrılmadan önce oluştuğuna inanılıyor. 

    Marakeş gezilecek yerlerin ilk çöl durağı Zagora kentine ve çöle gitmeden bu dağlardan geçenler Ourika vadisini ve nehrini görürken halen köylerde yaşayan Bedevileri ziyaret edebilir ve el yapımı dokuma kilimlerden alarak bir nane çayı içerek ya da Tajin yiyerek mola verebilirsiniz. Buradan geçerken birçok manzara görecek ve fotoğraf molası vermek isteyeceğinize eminim. Bu yolculukta yol üzerinde uğrayabileceğiniz belki de en iyi nokta ise sayısız filme sahne olmuş Ait Ben Haddou.

    Ait Bin Haddou

    Sahra çölüne çıkılan bu yolda şüphesiz uğrayabileceğiniz en iyi yer olarak burayı söylemiştim. Buna sizin de katılacağınızı düşünüyorum. Marakeş ile Sahra arasında seyahat eden kervanlarında uğrak yeriydi burası. Kil mimarisinin en güzel örneklerinden olan köy,1987’de UNESCO Dünya mirası Listesi’ne de girmiş durumda. Halen içerisinde 4 ailenin ikamet ettiği köyde aileler aktif olarak burada   değil, karşıdaki daha modern binalarda oturuyorlar. Burası ise hem film endüstrisine hem de turizme nimet olmuş durumda. İçerisinde daha çok turistik eşyalar, halı ve kilimler, el yapımı tabloların satıldığı küçük dükkânlar mevcut. Biz ise buraya nereden mi aşinayız? 

    Game of Thrones dizisi başta olmak üzere; Gladyatör, Kundun gibi filmlerin birçok sahnesi burada çekilmişti. Dükkanların çoğunda ise burada çekilen dizi ve filmlerin listesi ile sahnelerin olduğu fotoğraflar asılı. Çekilen ilk film ise 1954 yılında yayınlanan ‘’Ali Baba ve Kırk Haramiler”. Gladyatör filmindeki savaşılan kolezyum seti ise Ouzazate’de dünyanın en büyük film stüdyolarından olan Atlas stüdyolarında halen duruyor. Burayı ziyaret etmeden bu dizi ve filmleri izlemek güzel ve unutulmaz bir hatırlatma gibi olacaktır. Fas, Marakeş’ten yaklaşık 3-4 saat uzaklıkta ve dilerseniz günübirlik bile gidebilirsiniz.

    Zagora

    Eğer uzun bir vaktiniz yoksa ancak yine de Fas’ta çöl deneyimi yaşamak istiyorsanız Marakeş gezilecek yerlerin içinde yine Atlas Dağları’nın ötesinde ulaşabileceğiniz en makul yerlerden biri Zagora Kasabası ve çölü olacak. Teknik olarak çöl diyemesek de yine de kum tepelerinin olduğu bir gerçek. Burada bedevi usulü çöl kampında kalabilir, Fas’ın diğer bölgelerine nazaran büyük olmasa da kum tepelerine çıkabilir ve deve ile seyahat edebilirsiniz. 

    Genellikle ulaşım belli bir noktadan sonra deveyle  gerçekleştiriliyor. Kampa vardığınızda ise birçok seçenek görünce şaşırmayın. Ortak alanda ya da özel banyolu ve çadırda elektrik olan kamp bu deneyim için size konforu da beraberinde getiriyor. Burası nispeten şehre daha yakın bir yer. Kum tepeleri ise normale göre çok büyük değil ve dağlık, taşlık ancak yine de ara ara çıkılabilecek ve güneşin doğuşunu ve batışını izleyebilecek türde. Uyarmam gerekiyor ki eğer hayalinizde çöl manzarası büyük, sonsuz altın kumlarsa burası sizi tatmin etmeyebilir ve hayal kırıklığı yaratabilir. Ancak yine de kısıtlı zamanınız varsa Fas gezinizde ideal bir seçenek olacaktır.


    Sahra’nın sonsuz altın kum tepeleri: Merzouga ve Erg Chebbi

    fas sınırı
    Fas’ta bir çöl

    Marakeş gezilecek yerler listemizde gerçek ve zorlu Sahra çölü deneyimi ise burada başlıyor. O hayalinizdeki altın sarısı kum tepelerinin olduğu yer tam olarak Merzouga ve Erg Chebbi çölleri. Bu iki çöl arası ise yalnızca 15 dk mesafe olmasına karşın Marakeş’ten buraya gelmek en az 11 saat sürüyor. Eğer dinlenme ve molaları da planınıza katarsanız dönüş yolunuzla beraber minimum 2 hatta 3 gününüzü buraya ayırmanız gerekebilir. 

    Buradaki kum tepeleri sanılanın aksine çok da masum değil. Bölgede birçok kamp alanı olmasına rağmen buraya ulaşmak yine belli bir noktadan sonra ATV araçlarla ya da develerle oluyor. En çok tercih edilen seçenek ise develer oluyor. Yerel rehberlerin ise sonsuz kumların arasında yollarını kaybetmeden bulması halen şaşırtıcı geliyor.

    Merzouga ve Erg Chebbi çölleri Cezayir sınırına çok yakın bir konumda. Not olarak eklemek gerekiyor  ki eğer bir başka Sahra Çölü planınız varsa Cezayir de popüler destinasyonlardan birisi. Eskiden de birçok kervanın rotasında olan bu yerler halen bakir. Çölün gündüz gündüz güneşi yakıcı olsa da şehirden ve ışık kirliliğinden uzak soğuk geceleri gökyüzünü izlemek ve astro fotoğrafçılık için en ideal yerlerden biri. Çölde yıldızlar altında bir gece geçirmek istemez misiniz? Burası Bucket List’e girecek türde bir hayal için biçilmiş bir kaftan ve etrafınızda da yakınlarda kamplar var. Buralara kendiniz de gelebilirsiniz ancak bir rehber eşliğinde genelde yapılan rotalar olduğunu belirtmek gerekiyor. Hem de doğa hem de çölün farklı hayvan türlerine ev sahipliği yaptığını unutmadan olası tehlikelere karşı önlem almak doğu olacaktır.


    Kısa kısa çöl rehberi

    • Gündüzleri çölde eski Berberi tarzında mavi Tagelmust adı verilen şalı kendine özgü bağlayıp kum fırtınalarına karşı yüzünü ve kulaklarınız korumanız gerekiyor
    • Sahra çölü ile özdeşlemiş bu şalı yakınlarda birçok yerden farklı kalitede temin edebilirsiniz ya da aynı işlevi görecek şalınızı getirebilirsiniz. En önemli faktör ise uzun bir şal olmasıdır.
    • Gölgenin kamplar harici nadir olduğu ve güneş ışınlarının dik olarak düştüğü yerdesiniz. Olası güneş yanıklarına karşı güneş kremiyle önlemenizi almayı unutmayın.
    • Uzun kollu, açık renkte ve rahat ince giysiler
    • Sandalet
    • Güneş Gözlüğü
    • Çöl gecelerinin rüzgârlı soğuğu bir mit değil, gerçek. Burası için nispeten sizi gece sıcak tutacak kıyafetlerinizi de valizine ekleyin.
    • Özellikle atlas dağlarını geçtiğinde bitmeyen virajlardan midenizin bulanması olası. Bu nedenle yanınızda bulantı hapı bulundurmayı unutmayın.

    Planlama

    marakeş otelleri
    Marakeş’te bir otel

    Bu macera dolu gezinin başında bahsettiğimiz Fas’ın Marakeş şehrinin Manera Havalimanı’na Türk Hava Yolları’nın tarifeli seferiyle ortalama 5 saatlik bir uçuşla ulaşabilirsiniz. Sonrasında ise bahsettiğim şehirlere ve çöle için günlerinizi planlamanızı öneririm.

    • Marakeş şehri için 1 ya da 1 gün
    • Zagora için 1 gece
    • Ait Bin Haddou ve Varzazat için 1 gün veya günübirlik
    • Merzouga ve Erg Chebbi çölleri için 2 gece

    Seyahatinizi planlamadan önce bu coğrafyada nasıl bir türde vakit geçirmek istediğiniz çok çok önemli bir nokta. Daha otantik ve renkli bir gezi için Fas, Marakeş şehrinde vakit geçirmek yeterli olacakken daha uzun ve macera dolu bir gezi için Sahra Çölü ve bahsettiğim destinasyonları eklemeniz tercihinize kalmış durumda. Belirttiğim Atlas Dağları’ndan geçerken ve çölün belli kısımlarını deve ile geçtiğinizi göz önünde bulundurarak olası bir aksiliğe karşı planlama yapmanız doğru olacaktır.

    Fas’ın geleneksel avlulu evi: Riad

    ‘’Marakeş’te nerede kalmalı?” sorusundan daha önemlisi ‘’Nasıl bir Riad’da kalmalı?” olacaktır. Klasik Fas siluetlerinde Riad evlerinin yeri doldurulamaz. Fas-Endülüs tarzı avlulu bahçe ya da avlu olarak bilinse    de ortak alanlarıyla insanların sosyalleştiği, genellikle açık bir terası olan ve avlunun ortasında havuz ya da fıskiyeli verandası olan evler olarak tanımlayabiliriz. Kökeni o kadar eskiye dayanıyor ki Grenada’daki El Hamra Sarayı’nda da bu tarzı görebilirsiniz. Son zamanlarda Fas’ın turizmine katkı sağlamak amacıyla birçok eski Riad restore edilip otel olarak kullanılmaya başlandı.

    Marakeş ve Fes şehirleri ise adeta Riad’ların merkezi olmuş durumda. Marakeş gezinizde otelde kalmak yerine Riad’ da konaklayarak Fas tarzı gezinize otantik bir hava katabilirsiniz.

    Keyifli bir seyahat dileriz!

    *Blogumuzda yer alan bu yazının tarihi bazı güncellemelerden dolayı yeni görünüyor olabilir. Yazının içeriği yazarın kendi görüşünü yansıtmaktadır ve yazıda yer alan fiyat, ulaşım gibi bazı bilgilerin değişmiş olması mümkündür. Göz önünde bulundurmanızı rica ederiz.

    Bunlar da var!