More

    Şehrin ruhu: Pekin


    Görmeden gelme

    Konfüçyüs Tapınağı

    Konfüçyüs Tapınağı (Kong miao) Yuan, Ming ve Qing hanedanları boyunca insanların Konfüçyüs’e ibadet ettikleri mekân olarak Çin’de büyük bir önem sahip. Tapınak, Pekin’in ünlü Guo Zijian (Chengxian) Caddesi üzerinde bulunuyor. Tapınağının yapımına 1032-1036 yılları arasında başlanmış ve tapınak, kraliyet ailesinin itibarını göstermek amacıyla şaşaalı bir tasarımla inşa edilmiş. 20.000 metrekare alan kaplayan tapınağın 4 ana binası ve 4 ayrı bahçesi bulunuyor. Konfüçyüs Tapınağı içerisinde Xianshi ve Dacheng Kapısı, Dacheng Köşkü ve Chongsheng Tapınağı’nı ziyaret edebilirsiniz. Tapınak alanının ön kısmında bulunan God Kitchen (Tanrı mutfağı), Shensheng Köşkü ve Well Köşkü de görülmeye değer. Konfüçyüs Tapınağı gezinizi, tapınak alanının batısındaki Yazıtlar Köşkü, Zhizhai Malikânesi ve Chijing Kapısı’nı ziyaret ederek tamamlayabilirsiniz. Huzurlu bahçesi ve Uzak Doğu’ya özgü mimarisiyle Konfüçyüs Tapınağı, Pekin ziyaretlerinizde mutlaka uğramanız gereken bir tapınak.

    Büyük Halk Salonu

    Büyük Halk Salonu (Renmin Dahuitang), Çin Halk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 10. yıldönümünü anmak için 1959 yılında Pekin’de inşa edilen 10 binadan biri. Gönüllülerin inşa ettiği bu anıtsal yapı, sadece 10 ayda tamamlanmış. Günümüzde Çin Halk Cumhuriyeti’nin en yüksek yasama organı olan Ulusal Halk Kongresi’ne ev sahipliği yapan Büyük Halk Salonu, toplantıların yapılmadığı dönemlerde turistik gezilere açılıyor. Binada, her biri Çin’in bir bölgesinin ismini taşıyan 30 odanın yanı sıra, büyüklükleriyle hayranlık uyandıran yemek salonu ve konferans salonu da bulunuyor.

    Prens Gong’un Köşkü

    Pekin kent merkezinin batısında, Shichahai Gölü’nün ise kuzeyinde yer alan Prens Gong’un Köşkü (Gōng Wáng Fǔ ), şehrin geleneksel mimari tarzı olan Siheyuan mimarisinde yapılmış avlu ve bahçeli evlerin en gösterişli örneği olarak kabul ediliyor. Köşk, 1777 yılında Qing Hanedanlığı zamanında yapılmış. Bina, 1851’de İmparator Xianfeng tarafından, imparatorun kardeşi Prens Gong’un (Yixin)kullanımına verilince bu isimle anılmaya başlanmış. Qing Hanedanın çöküşünden sonra 1921’de Katolik Kilisesinin himayesine geçen köşk, uzun yıllar üniversite ve müzik akademisi olarak hizmet vermiş. 1982’de Pekin’deki Çin Ulusal Kültür Miraslarından biri ilan edildikten sonra köşk ve bahçeleri günümüzde müze olarak gezilebiliyor.

    Cennet Tapınağı

    1420’de Ming Hanedanı İmparatoru Yongle’ın saltanatının 18. yılında yapılan Cennet Tapınağı (Tiantan), sonrasında Ming İmparatoru Jiajing ve Qing İmparatoru Qianlong’un dönemlerinde genişletilmiş. Ming ve Qing Hanedanları zamanında, hasat dualarının gerçekleştirdikleri yer olan bu mekân, 273 hektarlık geniş bir alanda bulunuyor.  1918’de parka dönüştürülen arazideki Cennet Tapınağı, kentin en çok ziyaret edilen tarihi ve turistik yerleri arasında ilk sıralarda sayılıyor. Cennet Tapınağı, iki sütunla bölünüp İç Sunak ve Dış Sunak olarak iki bölüme ayrılmış. Tapınağın en çok ilgi çeken yeriyse, hasat dualarının yapıldığı muhteşem salonu. Antik Çin inancında cennet yuvarlak, yeryüzüyse kare olarak kabul edilirmiş. Bu düşünceyi yansıtmak için Cennet Tapınağı’nın kuzey kısmı daire, güney kısmıysa kare planlı olarak yapılmış.

    Sanat Mahallesi

    Zamanında Doğu Almanlar tarafından yapılmış, kullanılmayan fabrikaların bulunduğu geniş bir alana yayılan 798 Sanat Mahallesi, Pekin’in çağdaş sanat galerilerinin yoğunluklu olarak bulunduğu merkez. Bu endüstriyel yapı topluluğunda, 1950’lerin komünist rejiminin en parlak dönemine övgüler düzen Maocu sloganları ve büyük boyutlu heykelleri görmek mümkün. Eskiden dev bir fabrikanın binaları olarak kullanılan mekânlarda gerçekleştirilen atölye çalışmaları arasında, multimedya enstalasyonları özellikle dikkat çekiyor. 798 Sanat Mahallesi’nde sergi salonu, dükkânlar, sinema salonu ve diğer çok amaçlı salonlarda kentin sanat yaşamını görebilir, sanatla dolu bir gün geçirebilirsiniz.

    Eski Yazlık Saray

    1707 yılında yapımına başlanan Eski Yazlık Saray (Yíhéyuán), şehir merkezinin kuzeybatısında bulunuyor. Çin tarihinde önemli bir yeri olan saray ne yazık ki 1860 yılında, II. Afyon Savaşı sırasında Britanya ve Fransa güçleri tarafından yakılıp yıkılmış. Eski Yazlık Saray’ın yağmalanıp ateşe verilmesi olayı, Çin tarih kitaplarında küçük düşürülmenin ulaştığı en üst nokta olarak geçiyor. Günümüze ulaşan kalıntılar arasında en iyi korunan yapı olan Büyük Çeşme, zamanında sarayın ne kadar görkemli olduğuna işaret ediyor. Eski Yazlık Saray’ın İmparatorluk Bahçeleri üç bölümden oluşuyor: Mükemmel Parlaklık Bahçesi, Sonsuz Pınar Bahçesi ve Seçkin Pınar Bahçesi.

    Yazlık Sarayı

    Geçmişte Yazlık Saray (Yuanmingyuan), şehrin boğucu yaz sıcağından kaçan imparatorların bir tür oyun alanı olarak kullanılıyormuş. Sıra dışı tasarımı, büyük bir göl ve tepelerinin oluşturduğu manzarasıyla hem sanatçıların, hem de ziyaretçilerin dikkatini çeken saray kırsal bir ortam ve huzurlu zamanlar sunuyor. 18. yüzyılda genişletilmiş ve güzelleştirilen saray, II. Afyon Savaşı (1856-1860) sırasında İngiliz-Fransız askerler tarafından tahrip edilmiş. Göl kenarında yer alması ve mimarisinin güzelliğiyle dikkat çeken sarayda kuleler, köprüler, köşkler de bulunuyor. Tarihe ve fotoğraf çekmeye ilginiz varsa, Pekin gezinizde Yazlık Saray’a da zaman ayırmalısınız.

    Jingshan Parkı

    Pekin’in tam ortasında, yaklaşık 500 yıl imparatorun hizmetinde olan saraya ev sahipliği yapmış ve 1600’lü yıllarda halkın girmesi yasaklanmış olan Yasak Şehir’in kuzeyinde bulunan Jingshan Parkı (Jingshan Gongyuan), 23 hektarlık arazisiyle halka açık bir park. Eskiden özel bir imparatorluk bahçesi olan bu yeşil alan, daha sonra Yasak Şehir’in topraklarına eklenmiş ve 1928’de halka açılmış. Resmi olarak 1949’da kurulan parktaki Jingshan Tepesi’nin tarihi nerdeyse 1000 yıl öncesine dayanıyor. Ming Hanedanı Döneminde yapılan tepe, 45,7 metre yüksekliğe sahip. Tepe, sadece hayvan gücü ve insan emeğiyle yapılmış olmasıyla ünlü. Parkta Jingshan Tepesi’nden başka dört farklı tepe daha bulunuyor ve bu tepelerin üzerine inşa edilen köşkler zarafetleriyle dikkat çekiyor. Huzurlu yürüyüşler ve güzel fotoğraflar çekmek isterseniz Jingshan Parkı, Pekin’de ziyaret edilecek yerler listenizde olmalı.

    Lama Tapınağı

    Pekin’in Budist yapıları arasında ihtişamıyla öne çıkan ünlü Lama Tapınağı (Yonghegong), kentin en çok turist çeken tapınaklarından biri. Eğer Pekin ziyaretinizde sadece bir tapınağa zaman ayırabiliyorsanız, seçiminizi Lama Tapınağı’ndan yana yapmalısınız. İlginç çatı sistemi, göz alıcı duvar resimleri, görkemli kemerleri, duvar halıları ve hayranlık uyandıran ahşap işçiliğiyle öne çıkan Lama Tapınağı, kentte mutlaka görmeniz gereken bir yapı. Tibet dışındaki en ünlü Tibet Budist tapınağı olan yapı, İmparator Yong Zheng’i ağırladıktan sonra manastıra dönüştürülmüş. Bugün manastır ibadet için kullanılıyor ve uzaktan gelen, yorgun düşmüş hacıların dinlenebilmeleri için kapılarını açıyor. Hacıların daimi olarak akınına uğrayan tapınağın açıldığı sokak da, çeşitli boylardaki Buda heykelleri, tütsüler ve Budizmin gizemini yansıtan birçok hatıra eşyasıyla birlikte ayrıca görülmeyi hak ediyor.

    Yasak Şehir

    Pekin’in kalbi sayılan ve 52 metre genişliğinde bir hendekle çevrilmiş olan Yasak Şehir (Zijincheng), ziyaretçilerine Çin’in en büyük ve bugüne dek en iyi korunmuş tarihi binalarını ziyaret etme fırsatını sunuyor. Dev bir kapıdan girilerek ulaşılan bir avlu ve etrafındaki yapılardan oluşan Yasak Şehir’de; salonlar, köprüler, kapılar ve bahçeler bulunuyor. Sergiler için kullanılan büyük ve gösterişli salonlar arasında Yüce Uyum Salonu, ejderha betimli tahtıyla dikkat çekiyor. Yasak Şehir gezinizde Çin bahçesi anlayışına göre tasarlanmış İmparatorluk Bahçesi’ne de zaman ayırarak, buradaki taş döşemeli yürüyüş yollarını, kasırları ve zamana meydan okuyan servi ağaçlarını görebilirsiniz. İmparator ve halkın yüzyıllarca birlikte yaşamasının ardından, halk ve imparatorluk arasında kopmalar ve fikir ayrılıkları yaşanmaya başlamış. Bu kopmalardan tedirgin olan İmparator ve ailesi, gerçekleşebilecek bir suikastı önlemek için 1600’lü yıllarda halkın bu 720.000 m2’lik alana girmesini yasaklamış. Bu nedenle Yasak Şehir adını alan bölge 1949’dan beri ziyarete açık. Çeşitli roman ve filmlere konu olan Yasak Şehir, hala gizemini koruyan bir Çin klasiği. Yasak Şehir ile ilgili filmler arasında en ünlüsü, Çin’in son imparatoru olan ve Yasak Şehir’de doğan Pu Yi’nin öyküsünün anlatıldığı “The Last Emperor” adlı film. 1987’de çekilen bu film, 9 dalda Oscar’a layık görülmüş.


    Yemeden dönme

    Pekin Ördeği

    Temizlenen ördek önce sıcak suyla nemlendirilmiş bir bezle, ardından da tuzla ovuluyor. Boyun kısmı tahta kürdan ve iple sıkıca kapatıldıktan sonra iki saat açık havada asılarak kurutuluyor. Sarımsak, yeşil ve kuru soğan wok denilen tavalarda kavruluyor, maydanoz ekleniyor. Ardından anason, tane karabiber, Çin mutfağının olmazsa olmazı soya sosu ve şeker ördeğin içine doldurulup kapatılıyor ve 1 saat fırında kızartılıyor. Bu işlem esnasında bal ve sirke sosu sürülen ördek, daha sonra soğumaya bırakılıyor. Ardından karın kısmı açılarak suyu wok’a boşaltılıyor ve bu suya mısır nişastası karıştırılıyor. Ördek bu suyla servis ediliyor.

    Hot Pot

    Çin’de, Ying-Yang simgesine benzer iki hazneli tencerelere genel olarak hot pot deniliyor. Sipariş verdiğinizde masanıza bu tencere ve yanında da yemeğinizde olmasını istediğiniz malzemeler getiriliyor. Altı yanan ve suyla dolu olan bu tencereye malzemeleri atıyor ve masanızda pişmesini bekliyorsunuz. Başta balık, kırmızı et, beyaz et ve sebze olmak üzere pek çok malzemeyi sipariş edebiliyorsunuz. İçine ne koyacağınız tamamen size kalmış. Hot pot deneyimi Türkiye’deki ocakbaşı ve kendin pişir kendin ye tarzlarının bir karışımı gibi. Hot pot bugün sadece Çin’de değil, Japonya ve Kore gibi Uzak Doğu ülkelerinin yanı sıra, Avrupa ve ABD’de de çok tercih edilen yemeklerden biri. Yerine gelmişken denemeyi unutmayın.