More
    Ana SayfaTürkiye gezi rehberiİstanbul gezi rehberiBoğazın iki yakasında asırlık mücadele: Fenerbahçe - Beşiktaş

    Boğazın iki yakasında asırlık mücadele: Fenerbahçe – Beşiktaş

    İstanbul Boğazı o kadar kendine has bir yapıya sahiptir ki, Anadolu yakasında da Avrupa yakasında da bambaşka bir hayat akar. Biz bu çeşitliliği boğazın iki yanını evi haline getiren iki spor kulübü üzerinden anlatmak istedik. Bir yanda Beşiktaş’ın göz bebeği Beşiktaş Jimnastik Kulübü, diğer yanda Kadıköy’ün boğası Fenerbahçe! Fenerbahçe-Beşiktaş arasındaki asırlık mücadeleyi bir de bizden dinleyin!

    Turkish Airlines Blog
    Turkish Airlines Blog

    Yazar ekibimiz tarafından yönetilen bu hesapla, seyahat tutkunları ve keşif meraklılarının keyif alacağı blog içerikleri üretiyoruz.

    Özenle hazırladığımız içeriklerimiz aracılığıyla ilham vermeyi, bilgilendirmeyi, heyecanlandırmayı, eğlendirmeyi ve küçük ipuçları ile yolculuğunuzu kolaylaştırmayı amaçlıyoruz. Aynı zamanda yola çıkmanın yenileyici ve özgürleştiriciliğini sizlere tekrar hatırlatmak istiyoruz.

    Çünkü Tolstoy'un dediği gibi: “Tüm muhteşem hikayeler iki şekilde başlar; Ya bir insan bir yolculuğa çıkar ya da şehre bir yabancı gelir...”


    Türkiye, bir futbol ülkesi.  Tıpkı İtalya gibi, Brezilya gibi insanlar futbolla yatıp futbolla kalkıyor. Spor gazeteleri -ki spordan ziyade futbol gazeteleri demek daha doğru olur- en yüksek tiraja sahip gazeteler arasına giriyor. Türkiye’deki futbol kulüplerinin sosyal medya hesapları, dijital dünyada en fazla etkileşim alan spor kulüpleri listesine giriyor. Yolda yürürken, otobüste, vapurda, bankta, sırada, insanlar sürekli futboldan bahsediyor. Gözlerinde heyecan ve tutkuyla! 

    Güney Kore ve Japonya’nın ortak düzenlediği 2002 Dünya Kupası’nı hatırlıyorum. Türkiye A Millî Futbol Takımı, turnuvada 3. olarak kendi adına bir tarih yazmıştı. Maçlar gündüz oynanıyordu. İnsanlar maç zamanı sokakta, camekânında televizyon olan dükkân önlerinde bekliyor, birlikte maçı izliyordu. Daha önce hiç böyle bir şeyle karşılaşmamıştım. Üstelik, maçları kazandıkça tanımadığımız onlarca insanla birbirimize sarılıyor, marşlar okuyor, tezahüratlar yapıyorduk. Türkiye için futbolun ne kadar önemli olduğunu orada anlamıştım ilk defa.

    Tabii bir de futbol kulüpleri var. Altay, Başakşehir, Beşiktaş, Bursaspor, Eskişehirspor, Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzonspor… Çoğu milyonlarca taraftara sahip, yüzer yılı devirmiş kulüpler. Türkiye’deki futbol kulüplerinin merkezi de her konuda olduğu gibi yine İstanbul. En fazla taraftara, en köklü geçmişe sahip 3 takım da İstanbul’da.

    Bu ayın Seyir Defteri’nin merkezine İstanbul Boğazı’nı aldığımızda, boğazın karşı kıyılarını yuva seçmiş iki muhteşem futbol kulübünün, Beşiktaş ve Fenerbahçe’nin hem dillere destan tarihini hem de efsanevi karşılaşmalarını anlatmamak olmaz dedik ve sizler için Fenerbahçe-Beşiktaş maçlarından harika bir seçki hazırladık. Tezahüratlar hazırsa, başlıyoruz!


    Kadıköy’ün Fenerbahçe’si 

    Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı

    Vapurla Kadıköy’e geldiniz. İnanılmaz bir kalabalık var. Araçlar yollarda durmuş. Bazı insanların üzerinde sarı lacivert atkıları, formaları seçebiliyorsunuz. Haklısınız, bugün #FenerinMaçıVar ve Kadıköy’de hayat buna göre akıyor. 

    Biraz yukarı, Boğa Heykeli’ne doğru yürürken taraftar gruplarını görüyorsunuz. Kadıköy Çarşı’ya girdiğinizde formalarını giymiş, atkılarını takmış kadınlı, erkekli, çocuklu gruplar bir şeyler yiyerek coşkuyla maçı bekliyor. Çarşının daracık sokaklarından geçen başka bir taraftar grubu, muhtemelen taraftarların maçtan önceki buluşma noktası Yoğurtçu Parkı’na ya da Şükrü Saraçoğlu Stadı’na gidiyor. Birbirlerini görünce ortak bir tezahürata başlıyorlar. Bir taraf sarı diye bağırırken, diğer taraf var gücüyle lacivert diyor. Buna etraftaki herkes katılıyor hemen sonrasında. Kolektif bir heyecanın bu kadar hızlı yayılması büyüleyici.  

    Fenerbahçe tarihi demek, Kadıköy demektir. Fenerbahçe’nin kökleri, 1890’lı yıllarda Moda civarında oturan İngilizlerin, Kuşdili çayırlarında futbol oynamaya başlamasıyla atılıyor. Futbol, tüm dünyada olduğu gibi İstanbul’da ve Kadıköy’de de hızlıca popülerleşiyor. Modalı İngilizler, bugün Şükrü Saraçoğlu Stadı’nın bulunduğu yerde, o zamanki adıyla “Papazın Çayırı”nda futbol oynuyorlardı. Genellikle akşamüzeri oynanan bu keyifli ve yeni sporu izlemek için Kalamış’tan, Moda’dan, Kuyubaşı’ndan, Haydarpaşa’dan insanlar geliyor. Kadıköy’ün dört bir yanından öbek öbek gelen genci yaşlısı, kadını erkeği yüzlerce insan, bir eğlence olarak futbol izliyordu. Elbette Kadıköy’ün gençleri de İngilizlerin oynadığı bu oyundan etkilenip Kadıköy’ün çayırlarında, geniş arazilerinde futbol oynamaya başlıyor. Futbol kulübü kurma fikirleri de aslında var. Ne var ki, o dönemde Türklerin dernek kurması yasak.  Türk gençleri, devrin hafiyelerinin dikkatini çekmeden futbol kulübü kurmak için Black Stockings FC adıyla bir kulüp kuruyor. Ancak daha ilk maçta bir Türk spor kulübü olduğu anlaşılıyor ve dağıtılıyor. Bundan sonra 1902 yılında Kadıköy Futbol Kulübü adıyla açılan kulüp de kapatılıyor. Ve en son 1907’de Fenerbahçe Futbol Kulübü adıyla resmen kulüp kuruluyor. Kurucu kadrolar aynı olduğundan Fenerbahçe’nin gayriresmî kuruluş tarihini 1899 kabul edenler de var.  

    Fenerbahçe; milyonlarca taraftarı olan, Türkiye’nin en büyük, dünyanın sayılı kulüplerinden biri. Onlarca kupası olan, Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek, UEFA Kupası’nda yarı final görmüş, tarihi başarılarla dolu bir kulüpten bahsediyoruz. Ancak “Papazın Çayırı”nda başlayan yüz on üç yıllık macera dünyaca ünlü bir kulüp olmaya varsa da Kadıköy, her zaman Fenerbahçe’nin yuvası olmaya devam ediyor. 

    İstanbul Boğazı’nın Anadolu yakasını bir takımla özdeşleştireceksek bu elbette Fenerbahçe olur. 

    Olur da bir gün Fenerbahçe maçına denk gelirseniz, taraftarların peşine takılarak muhteşem bir deneyim yaşayabilirsiniz. Beraber marşlar söyleyerek Şükrü Saraçoğlu Stadı’na kadar yürüyebilir, hatta bilet bulma şansınız varsa 50 bin kişiyle unutulmaz bir futbol deneyimi yaşayabilirsiniz. 


    Semtin takımı Beşiktaş

    İstanbul Boğazı ve Vodafone Park’a tepeden bir bakış

    Beşiktaş, semtinin takımıdır. Sokaklarda, dükkân camekânlarında, binalarda, evlerin camlarında, her yerde Beşiktaş bayrağı görebilirsiniz. Bazı mekânların dekorasyonu sadece bayraklar, atkılar ve formalarla yapılmıştır. Koca bir semtin en önemli şeyidir Beşiktaş. 

    Adımınızı Çarşı’ya attığınız gibi Beşiktaş ruhunu hissedersiniz. Her yer siyah beyazdır. Tabelalar bile rengini kaybeder, siyah beyaza bürünür. Hele bir de maç günüyse, Beşiktaş’taki parklarda taraftarların şöleni vardır. Meşaleler, davullar, tezahüratlar hiç bitmez. Abbasağa Parkı ve Çarşı taraftarın toplanma yeridir. Buradan omuz omuza Vodafone Park’a gidilir. 

    Hemen kıyıda, boğazın en güzel yerinde Beşiktaş’ın stadı Vodafone Park durur. Beşiktaşlılar için kutsal bir mekândır burası. Öyle bir atmosferi vardır ki, 2017’de oynanan RB Leipzig – Beşiktaş maçında, Leipzig’in ünlü forveti Timo Werner atmosfere ve gürültüye dayanamayarak maçtan çıkmak zorunda kalmıştır. 

    Beşiktaş’ın tarihi ise Serencebey Mahallesi’nde başlıyor. O dönem Medine Muhafızı olan Osman Paşa’nın konağının bahçesinde, Osman Paşa’nın oğullarının da arasında olduğu bir grup genç düzenli olarak spor yapıyor. Halter, güreş, barfiks ve jimnastik yapan gençler bir baskınla karakola götürülseler de spor faaliyetleri yaptıkları için serbest bırakılıyor ve Şehzade Abdülhalim tarafından destekleniyor. Daha sonrasında boksör ve güreşçi Kenan Bey’in de ders vermeye başlamasıyla aslında kapsamlı bir spor kulübünün ilk tohumu atılmış oluyor. 

    1903’ün Mart ayında özel bir izinle Bereket Jimnastik Kulübü kuruluyor. Ancak aktif olmaktan uzak bir yapı var bu dönemde. 1908’de Meşrutiyet’in ilanıyla beraber sportif faaliyetler serbestlik kazanıyor. Bu süreçte kulübe katılan eskrim, halter ve güreş hocaları Fuat Balkan ve Mazhar Kalkancı, Serencebey’de spor yapan gençleri bularak kulübü aktif hale getiriyor. Fuat Kalkan’ın Ihlamur’daki evinin altını spor kulübünün merkezi yapıyorlar. Ve kulübün adı, Beşiktaş Osmanlı Jimnastik Kulübü olarak değişiyor. 1911’de tescil edilen ilk Türk spor kulübü olan Beşiktaş, üye sayısı 150’yi bulunca Akaretler’e taşınıyor. 

    1920’de Pazar Ligi’ne katılan Beşiktaş, o günden beri tarihini başarılarla doldurmaya devam ediyor. 15 Türkiye Ligi, 9 Türkiye Kupası kazanan Beşiktaş, milyonlarca taraftarıyla Türkiye’nin en büyük kulüplerinden biri olmanın yanında, Avrupa’nın da önemli kulüplerinden biri. 

    İstanbul Boğazı’nın Avrupa yakası bir takım olsaydı, kesinlikle Beşiktaş olurdu. 


    Efsane Maçlar 

    Yüzer yılı devirmiş iki futbol kulübünden bahsediyoruz. Fenerbahçe ve Beşiktaş, her sene en az 3-4 kez karşılaşıyorlar. Ve her Fenerbahçe-Beşiktaş maçı -ister şampiyonluk maçı olsun ister hazırlık maçı- çok büyük öneme sahip. 

    Elbette iki takımın oynadığı neredeyse her maç efsanevi. Ama bazı maçlar var ki, Fenerbahçeli ya da Beşiktaşlı olmayan birine söylediğimizde dahi heyecanla tekrar o anı yaşayacaktır. Sizler için efsanevi Fenerbahçe ve Beşiktaş karşılaşmalarından dört tanesini seçtik. Bakalım siz de bizim kadar heyecanlanacak mısınız? 


    17 Nisan 2005   FB 3- BJK 4 

    17 Nisan 2005 - FB 3- BJK 4

    2004-2005 sezonunun 28. Haftası. Fenerbahçe 7 puan farkla lider. Beşiktaş ise Fenerbahçe’nin 16 puan gerisinde 4. sırada. 

    Maç başlıyor. Ama beklenenin aksine Beşiktaş Tümer Metin’in golüyle 1-0 öne geçiyor. Ardından Luciano durumu 1-1 yapıyordu. Devrenin sonuna doğru John Carew’in golüyle Beşiktaş devreye 2-1 önde giriyor. Alex de Souza ikinci yarı durumu 2-2 yaptıktan sonra, Beşiktaş’tan İbrahim Akın yine Beşiktaş’ı öne geçiriyordu, 3-2. 

    Sonrasında maçı efsaneleştiren olay gerçekleşti. 78. dakikada Tuncay Şanlı’yı ceza sahası içinde düşüren kaleci Oscar Cordoba, itirazlarına devam edince ikinci sarı kartını görüyor ve oyundan atılıyordu. Beşiktaş’ın oyuncu değiştirme hakkı kalmamıştı. Tam bu anda, lakabı “Kadıköy Panteri”ne çıkacak olan Pancu kaleye geçiyordu. Köşeyi doğru tahmin etmesine rağmen penaltı golünü yese de maçın kalan bölümünde inanılmaz bir performans gösteriyor ve Pancu adının Beşiktaş tarihine altın harflerle yazılmasını sağlıyordu. Pancu öyle bir performans göstermişti ki, bu maçtan sonra 1 numaralı formayı giymeye başlıyordu. 

    Uzatmalarda Koray Avcı’nın ayağından bulduğu golle öne geçen Beşiktaş, yıllar sonra dahi sahne sahne hatırlanan bu efsanevi maçı 4-3 kazanıyordu ve efsanevi Fenerbahçe-Beşiktaş maçları arasında giriyordu. 


    20 Şubat 2011   BJK 2- FB 4 

    20 Şubat 2011 / BJK 2- FB 4

    2010-2011 sezonu, 22. hafta. Fenerbahçe’nin 45, Beşiktaş’ın 32 puanı bulunuyordu. 

    Fenerbahçe maça hızlı başladı. 5. dakikada, maçın yıldızı Alex de Souza’nın ortasında Beşiktaşlı Necip topu kendi kalesine yolluyor ve Fenerbahçe’yi 1-0 öne geçiriyordu. İlk yarının sonunda Ekrem şık bir vuruşla Beşiktaş’a beraberliği getiriyor ve yarı bu şekilde sonuçlanıyordu. 

    İkinci yarının başında, 49. dakikada ceza sahasındaki bir karambolde İbrahim Toraman Beşiktaş’ı 2-1 öne geçiriyordu. Ancak sonrasında Fenerbahçe’nin efsanevi Brezilyalısı Alex de Souza 65,72 ve 75. dakikalarda üç gol atarak Fenerbahçe’nin maçı 4-2 kazanmasını sağlıyordu. 

    Maç sonucunda Fenerbahçe liderliğe yükselirken, Beşiktaş 6. sırada kalıyordu. Yine de sıralamadan bağımsız olarak bu maç efsanevi Fenerbahçe-Beşiktaş maçları arasına adını yazdırıyordu. 


    3 Mart 2013     BJK 3- FB 2 

    3 Mart 2013 / BJK 3- FB 2

    Beşiktaşlılar için duygusal bir maçtı. İnönü Stadı’ndaki bu son derbi maçında Beşiktaş kazanmak istiyordu. 

    Maça hızlı başlayan deplasmandaki Fenerbahçe’ydi. Güçlü atakların ardından Sow ile 24. dakikada 1-0 öne geçiyordu. İlk yarının sonunda Fernandes’in yaptığı ortayla Kuyt kendi kalesine golü atarak yarıya 1-1 beraberlikle girilmesini sağlıyordu. 

    İkinci yarının 60. dakikasında Niang, Fenerbahçe filelerini havalandırıyor ve maçı 2-1’e getiriyordu. 3 dakika sonra Sow kendisinin ve takımının ikinci golünü atarak durumu 2-2’ye getiriyordu. 

    Bu Fenerbahçe-Beşiktaş maçının efsane olmasını sağlayan şey, İnönü Stadı’ndaki bol pozisyonlu bu son derbi mücadelesinde uzatmalarda gelen Beşiktaş golüydü. Olcay Şahan’ın 90+3’te attığı gol ile Beşiktaş maçı 3-2 kazanıyor ve İnönü Stadı’na ezeli rakibini yenerek veda ediyordu. 


    25 Şubat 2019     BJK 3- FB 3 

    25 Şubat 2019 / BJK 3- FB 3

    Belki de Fenerbahçe-Beşiktaş maçları tarihinin en büyük geri dönüşü! 

    2018-2019 sezonunun 23. Haftası. Fenerbahçe önceki yılla beraber tarihinin en kötü dönemini yaşıyor.  Beşiktaş ise zirveyi kovalıyor. 

    Maça hızlı başlayan taraf Beşiktaş. Hem de ne hızlı başlamak. 10. dakikada Gökhan Gönül, 18 ve 45+2. dakikalarda Burak Yılmaz ile 3 gol bulup ezeli rakibi karşısında tarihî bir skorla devreyi 3-0 önde tamamlıyorlar. Fenerbahçe tribünlerinde babasına sarılıp ağlayan ufak bir çocuğun görüntüsü ikonik hale geliyor. 

    Ama Fenerbahçe pes etmiyor. İkinci yarıya hızlı başlıyor. 55, 61 ve 67. dakikalarda Zajc, Sadık ve Hasan Ali ile 3 gol bularak maçı 3-3’e getiriyor. Ve Beşiktaş – Fenerbahçe maçlarının en büyük geri dönüşü gerçekleşiyor. 

    Beşiktaş ve Fenerbahçe’nin, semtleriyle kurdukları köklü ve derin bağları bu yazımızda sizlere anlatmak istedik. Dünyanın pek çok yerinde kulüpler ve semtlerin derin ilişkisi vardır, kabul. Ama hiçbiri bu iki güzide kulübün semtleriyle kurduğu benzersiz ilişki gibi değildir. 

    Belki bu yazıyı okuduktan sonra İstanbul’un en işlek iki iskelesi olan Kadıköy ve Beşiktaş’tan vapura binecek ve İstanbul Boğazı’nın muhteşem manzarasıyla karşı kıtaya geçeceksiniz. Umarız vapurdan indiğinizde Kadıköy ve Beşiktaş’ı bir de bizim anlattığımız açıdan görebilirsiniz. Hatta şanslıysanız belki bugün Fenerbahçe-Beşiktaş maçı vardır. Ve taraftarların eşsiz coşkusu tüm semti kaplamıştır. Kim bilir?


    Story ayağınıza geldi!

    Yazımızın öne çıkan bölümlerini sosyal medya hesaplarınızda paylaşmak için hazırladığımız görselleri indirebilirsiniz. Bunun için Android ve iOS işletim sistemli akıllı telefonlarınızla paylaşmak istediğiniz story’nin üzerine basılı tutun ve gelen menü aracılığıyla görseli akıllı telefonunuza kaydedin veya paylaşın.

    *Blogumuzda yer alan bu yazının tarihi bazı güncellemelerden dolayı yeni görünüyor olabilir. Yazının içeriği yazarın kendi görüşünü yansıtmaktadır ve yazıda yer alan fiyat, ulaşım gibi bazı bilgilerin değişmiş olması mümkündür. Göz önünde bulundurmanızı rica ederiz.

    Bunlar da var!