More
    Ana SayfaSeyahat fikirleriAlışverişMilano’yu keşfetmek için şık bir neden: Milano Moda Haftası

    Milano’yu keşfetmek için şık bir neden: Milano Moda Haftası

    Yaşadığımız pek çok deneyim gibi tasarıma dair deneyimler de deri değiştiriyor. Biraz dijital, biraz yan yana ama kuşkusuz cüretkâr moda haftalarına şahit oluyoruz dünyanın dört bir yanında. Yılda iki kez düzenlenen Milano Moda Haftası vesilesiyle biraz da enfes şehir Milano’ya göz kırpmamıza, hatta bir yapılacaklar listesi çıkarmamıza ne mani olabilir? Hepsinden önce, Milano’ya bir uçak bileti bakmanın tam vaktidir!

    Turkish Airlines Blog
    Turkish Airlines Blog

    Yazar ekibimiz tarafından yönetilen bu hesapla, seyahat tutkunları ve keşif meraklılarının keyif alacağı blog içerikleri üretiyoruz.

    Özenle hazırladığımız içeriklerimiz aracılığıyla ilham vermeyi, bilgilendirmeyi, heyecanlandırmayı, eğlendirmeyi ve küçük ipuçları ile yolculuğunuzu kolaylaştırmayı amaçlıyoruz. Aynı zamanda yola çıkmanın yenileyici ve özgürleştiriciliğini sizlere tekrar hatırlatmak istiyoruz.

    Çünkü Tolstoy'un dediği gibi: “Tüm muhteşem hikayeler iki şekilde başlar; Ya bir insan bir yolculuğa çıkar ya da şehre bir yabancı gelir...”


    Tarihi geri sar

    İtalyan tasarımcıların elinden çıkan bir ayakkabı
    Her sezon Milano’da görücüye çıkan sıra dışı tasarımlar, tüm dünyada trendlere yön veriyor.

    Dünyanın dört büyük moda şehrinden biri sayılan Milano, bir özelliğiyle aradan sıyrılıyor: Milano, dört büyükler arasında başkent olmayan tek şehir. 1958’de kurulan İtalyan Moda Odası’nın teşvikiyle başlayan yolculuk, Parisli benzerlerinden biraz daha uygun fiyatlı; yine de usta işi ve kesinlikle yaratıcı tasarımlar sayesinde ivme kazandı. Bu kuzeyli sanayi şehri, hazır giyime olan ilgi arttıkça daha da öne çıktı. Tasarımcılar Milano’da evlerinde gibiydiler artık. 1961’de Milano, Vogue Italia’nın genel merkezi oldu. 1970’li yıllarla birlikte Armani, Versace gibi Milano çıkışlı tasarımcıların büyük şöhret kazanmasıyla şehir, bir moda başkentine dönüştü.


    Milano Moda Haftası ne zaman?

    Milano’da renkli bir mağaza vitrini
    Milano’da renkli bir mağaza vitrini.

    Milano Moda Haftası 21 Eylül’de Emerging Talents Milan defilesiyle başlayacak; 28 Eylül’de Turtlehorn etkinliği ve büyük finaliyle son bulacak.

    “Büyük final” dediysek de aldanmayın, dijital bir “büyük final”den söz ediyoruz. Alıştığımız tüm normallerin şekil değiştirdiği bu dönemde, Milano Moda Haftası’nı pek çok kişi evlerinden, bilgisayar ve mobil cihazları üzerinden takip edecek. Bazı moda editörleri ve bir grup davetli randevu usulüyle koleksiyonları görebilecek, Milano Moda Haftası etkinliklerini yerinde izleyebilecek.

    Yeni yeteneklerden İtalyan moda anlayışının kıdemli temsilcilerine, 37 farklı şov izleyeceğimiz Milano Moda Haftası’na görkemli kutlamaların yanı sıra eski topraklar Max Mara, Armani ve Emilio Pucci’nin yine damga vurması bekleniyor.


    Hem İtalyan hem kuzeyli: Milano’da neler yapılır?

    Tarihi binaların hareketli şehir hayatıyla buluştuğu Milano sokakları
    Tarihi binaların hareketli şehir hayatıyla buluştuğu Milano sokakları.

    Milano’yu diğer İtalyan şehirlerinden ayıran, belki de o hoşa giden İtalyan melodramından pek de payını almamış olması. Görkemli meydanları, katedralleri, salaş pizza restoranları ve 7/24 zarif, şehirli sakinleriyle Akdeniz rehavetinden uzak, şahsına münhasır bir kent burası. Haliyle, Milano Moda Haftası boyunca şehirde görebileceğiniz pek çok eşsiz lokasyon da var.


    Mutlaka Gör: Duomo Katedrali

    Duomo Katedrali
    İtalya halkı, meraklı turistler ve güvercinlerin uğrak noktası, Duomo Katedrali’ne ev sahipliği yapan Duomo Meydanı.

    Milano Moda Haftası’na giderseniz, üstüne ekstra vaktiniz de varsa, yapılacak şeylerden ilki Duomo Katedrali’ni ziyaret etmek olmalı. İtalya’nın en büyük, Avrupa’nın dördüncü büyük katedrali olan Duomo Katedrali’nin tamamlanması 500 yıldan fazla sürdü. Gotik mimarinin bu nefes kesen örneği, Milano’nun tam kalbinde, Duomo Meydanı’nda bulunuyor. 40 bin kişinin aynı anda ibadet edebildiği Duomo Katedrali, 11 bin 700 metrekarelik alan üzerine kurulmuş. İçinde 135 adet köprü bulunan katedralin en tepesinde, heykeltıraş Guiseppe Perego’nun ellerinden çıkan Madonna heykeli yer alıyor. Heykel som altından yapılmış, yerden yüksekliği 108 buçuk metre. Madonna heykelinin yapımında som altın kullanılmasının nedeni, sisli ve karanlık şehir Milano’da Duomo Katedrali’nin hiçbir şartta gözden kaybolmamasını sağlamak.


    Alışveriş yap: Galleria Vittorio Emanuele II

    Galleria Vittorio Emanuele II
    Galleria Vittorio Emanuele II, ziyaretçilerine alışverişin ötesinde, estetik bir deneyim sunuyor.

    Modanın kalbine gelmişken tarihin en eski alışveriş merkezlerinden birine, Galleria Vittorio Emanuele II’ye uğramadan dönmeyin. Zaten burası bir alışveriş merkezi olmasının ötesinde, enfes mimarisi ve düşsel ambiyansıyla görülmeye değer bir yapı. 1861’de mimar Giuseppe Mengoni tarafından tasarlanan binanın yapımına 1865 yılında başlanıyor ve bina 1877’de tamamlanıyor. Galleria Vittorio Emanuele II 24 saat açık; ancak alışveriş yapmak isteyenler için mağazalar 09.30-19.30 saatleri arasında hizmet veriyor.


    Deneyimle: La Scala’da opera

    La Scala Opera Evi
    Teatro alla Scala, Milano’nun kültür-sanat mabedi olarak anılıyor.

    Tüm dünyada La Scala olarak anılan Teatro alla Scala, dünyanın en önemli opera evlerinden biri. 1778’de Antonio Salieri’nin Europa riconosciuta operasıyla perdelerini açan bu ihtişamlı salonun kendine özgü bazı kuralları var. Örneğin, temsiller her koşulda mutlaka gece yarısından önce bitecek şekilde ayarlanıyor ya da temsil başladıktan sonra gelen izleyiciler, bilet almış olsalar dahi salona kabul edilmiyor.


    Gürültüden uzaklaş: Como Gölü

    Como Gölü
    Como Gölü bölgesi eşsiz doğası ve vaat ettiği lüks deneyimlerle ziyaretçilerini büyülüyor.

    10’dan fazla kasabaya kıyısı bulunan bir yeryüzü cenneti Como Gölü. Dünyanın en pahalı evlerinin konumlandığı bölge, ünlü sakinleriyle de adından sıkça söz ettiriyor. Milano’ya yolunuz düşerse Como Gölü kıyısında yer alan restoranların ve doğanın cüretkâr güzelliğinin tadını çıkarın! Milano’dan Como’ya ulaşımın en pratik yolu ise demiryolu, unutmayın.


    Zaman tüneli: Son Akşam Yemeği tablosu

    Santa Marie delle Grazie Kilise ve Manastırı
    Da Vinci’nin son akşam yemeği tablosuna ev sahipliği yapan Santa Marie delle Grazie Kilise ve Manastırı.

    Da Vinci, Son Akşam Yemeği tablosunu 1497 yılında tamamlamış. Bu eşsiz esere Milano’da bulunan Santa Marie delle Grazie Kilise ve Manastırı ev sahipliği yapıyor. Son olarak bir not: Son Akşam Yemeği tablosunu görmek isteyen ziyaretçilerin önceden rezervasyon yaptırması gerekebiliyor.

    *Blogumuzda yer alan bu yazının tarihi bazı güncellemelerden dolayı yeni görünüyor olabilir. Yazının içeriği yazarın kendi görüşünü yansıtmaktadır ve yazıda yer alan fiyat, ulaşım gibi bazı bilgilerin değişmiş olması mümkündür. Göz önünde bulundurmanızı rica ederiz.

    Bunlar da var!