Bazı düşmanları gözle göremezsiniz
İnsan tarihindeki en büyük tehditler her zaman virüs ve bakterilerden gelmiştir. Örneğin 14. yy’de Yersinia pestis bakterisinin yol açtığı veba hastalığı (“Kara Veba”) yüzünden yaklaşık olarak 200 milyon insanın öldüğü tahmin ediliyor. Bu durum, o dönem için dünya nüfusunun yarısına tekabül ediyor! İnsan türüne düşmanlıkta bakterilerden az olmayan virüslerin neden olduğu salgınlar da en az veba salgınları kadar korkunç. Çok değil, 1918-19 yıllarında dünyayı etkisi altına alan İspanyol Gribi (H1N1 Virüsü) yaklaşık 50 milyon insanın ölümünden sorumluydu.
Bazı zararlı virüslerin yayılım hızı o kadar yüksek orandadır ki tüm hayatı sekteye uğratabilir, tıpkı Yeni koronavirüs gibi. Korkuya gerek yok, elimizde ona karşı kullanabileceğimiz çok güçlü bir silah var.
Salgınlara karşı en büyük korumamız: Hijyen
Büyük salgınlar hep oldu ve olacak. Dünyayı bakteri ve virüslerden arındırmak mümkün değil çünkü ironik bir şekilde tek hücreli canlılar aynı zamanda canlılığın yapı taşını oluşturuyor. Örneğin insan vücudunda farklı görevde yer alan birçok bakteri, insanla mutualist bir yaşam oluşturur ve canlılığın devamını destekler ama bu başka bir yazının konusu.
Sürekli evrimleşen ve milyarlarca çeşitliliğe sahip bakteri ve virüs dünyası korkutucu görünebilir ama hiçbir tür insandan akıllı olamaz. Bakteri ve virüslere karşı her zaman savaş veren insanoğlu, bu savaş sayesinde mükemmel seviyede bir silah üretti: Hijyen.
Hijyen, basitçe ortamı zararlı tek hücrelilerden arındırarak insan yaşamına uygun hale getirmektir. Bunun için antibakteriyellerden ve dezenfektanlardan yararlanılır; aynı zamanda belli başlı prosedürlere dikkat edilir. Şimdi size vereceğimiz tavsiyelere uyarak seyahatlerinizi ve tatillerinizi sorunsuz hale getirebilirsiniz.
1. Her zaman birinci sırada: Sosyal mesafe!
Zararlı canlılar insana dört yolla bulaşıyor: Hava, temas, ara kaynak (su, kan ve yiyecek gibi) ve vektör (sinek, pire vb. ara taşıyıcılar ile). Günümüzün kötü karakteri Koronavirüs’ün ilk üç yöntemi de kullanabildiği söyleniyor* ama temas bu noktada öne çıkıyor. Temas kendi içinde üçe ayrılıyor, dolaylı, dolaysız ve damlacıklı. Temas yoluyla bulaşan zararlılar için birinci savunma yöntemi sosyal mesafeye dikkat etmek. Dünya, şu an bu neden ve sonuçtan ötürü karantina altında. Sosyal mesafe kuralı çok basit; kimseye 1 metreden yakın bulunmuyor, el sıkışmıyor ve öpüşmüyoruz.
*Detaylı bilgi için Sağlık Bakanlığının sayfasını ziyaret ediniz.
2. Cyperpunk dönemi böyle olmamalıydı: Maske kullanımının önemi
Koronavirüs taşıyıcıları öksürüp hapşırdıkkları zaman 3-5 metre çaplarına virüslü damlacıklar yayabilir. Yapılan araştırmalar** bu virüsün birkaç saat boyunca canlı şekilde havada asılı kalabildiğini ve bir taşıyıcının öksürük yoluyla virüsü 7-8 metre uzaklığa kadar iletebildiğini gösteriyor. Rahatsız olanlar kadar olmayanlar için de maske kullanımı bu noktada güçlü bir savunma oluşturuyor. Maske kullanan taşıyıcılar, virüslü damlacıkların etrafa yayılmasını önlerken; maske kullanan sağlıklı insanlar ise havada asılı hareket eden virüslü damlacıklardan belirli oranda korunmuş oluyor.
**Koronavirüs havadan bulaşır mı?
**Is coronavirus airborne?
Maske kullanırken dikkat edilmesi gereken 3 şey var: Sağlık Bakanlığından ve gerekli kurumlardan onaylı maskeleri kullanmak, maskeyi burun ve ağız bölgesi kapanacak şekilde takmak ve düzenli aralıklarla (maskenin kullanıldığı yere ve maske türüne göre değişiyor) maskeyi değiştirmek. Böylece seyahatleriniz sırasında virüs ile temas riskinizi azaltabilirsiniz.
3. Kişisel korumalarınız: Dezenfektan ve temizlik malzemeleri
Dezenfektan ve antibakteriyel özelliği gösteren temizlik malzemeleri, salgınlarda sağlığınızı korumanıza yardımcı olur. Toplu geçiş alanlarına dezenfektan jellerin koyulması bu yüzden. Siz de yanınızda taşıyacağınız dezenfektan malzemelerle seyahat sırasında düzenli aralıklarla yüz ve ellerinizi temizleyerek sağlığınızı koruyabilirsiniz. Bu noktada dikkat etmeniz gereken şey, uzmanların önerilerini dikkate almak. Aşırı dezenfektan kullanımı yararlı tek hücrelileri de yok edeceğinden ötürü, bu tür maddeleri önerilen aralığın üzerinde kullanmamak önemli.
4. Allah’ını seven defansa gelsin: Bağışıklık sistemi ve destekleyicileri
Bağışıklık sisteminiz salgınlar sırasında sağlığınızı korumanın anahtarı. Güçlü bir bağışıklık sistemi, virüslerle temas etmeniz durumunda bile sizi onlara karşı koruyabilir. Güçlü bağışıklık sistemi istiyorsanız yapmanız gerekenler basit: Yeterince uyumak (7-8 saat öneriliyor), düzenli ve dengeli beslenmek, egzersiz yapmak ve stresten uzak durmak.
Güçlü bir bağışıklık sistemi için uzman kontrolünde destekleyici de kullanabilirsiniz. Vitamin, mineral ve besin takviyelerinden oluşan bağışıklık sistemi destekleyicileri ile seyahatleriniz sırasında hem daha zinde kalabilir hem de güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olabilirsiniz.
5. Söylemeye bile gerek yok: El ve yüz yıkama
Salgın durumlarında düzenli el ve yüz yıkama alışkanlığı hayati önem taşıyor. Özellikle sık seyahat eden insanlar için! Seyahatler sırasında virüs teması riski yükseldiği için, düzenli el ve yıkama alışkanlığı ile olası temaslar sırasında virüs yayılımını önleyebilirsiniz. Bu alışkanlığa sahip kültürlerin salgınlardan daha az etkilenmesi boşuna değil!
Herkese sağlıklı seyahatler!
Story ayağınıza geldi!
Yazımızın öne çıkan bölümlerini sosyal medya hesaplarınızda paylaşmak için hazırladığımız görselleri indirebilirsiniz. Bunun için Android ve iOS işletim sistemli akıllı telefonlarınızla paylaşmak istediğiniz story’nin üzerine basılı tutun ve gelen menü aracılığıyla görseli akıllı telefonunuza kaydedin veya paylaşın.
