1. Çıralı – Olympos – Adrasan

Antalya’nın üç silahşörleri yalnızlara kucak açıyor. Eğer bu yaz kafanızı dinlemek için tek başına tatil yapıp doğayla ve muhteşem bir denizle haşır neşir olmak isterseniz bu rota tam size göre. Antalya’dan 1 ila 1,5 saatlik uzaklıkta yer alan bu bölge turist kalabalığından uzak bir cennet gibi. Upuzun bir sahil düşünün. Bir ucunda Olimpos Antik Kenti, bir ucunda Yanartaş, arasında Çıralı. Adrasan da masmavi komşuları… Olimpos denince akla ilk olarak Olimpos Antik Kenti ve genelde özgür ruhlu gençlerin tercih ettiği ahşap bungalovlar geliyor. Antik Kent, Beydağları Milli Park’ının içerisinde bulunuyor ve tam önünden denize girebiliyorsunuz. Geceleri sahilden gelen gitar sesleri ve bohem bir tatil anlayışı sizi cezbediyorsa Olimpos, tek kişi tatil planınız için çok iyi seçenek.
Çıralı’da konfor seviyesi biraz daha artıyor. Burası küçük pansiyonları, sahilde yan yana balık restoranları, küçük çarşısı ve masmavi deniziyle huzurun adresi gibi. Çıralı’nın tepelerinde bulunan Yanartaş’ı görmek isterseniz öncelikle arkadaş edinmenizi tavsiye ederiz çünkü gece 20 dakika süren bir tırmanış yapmanız gerekiyor. Bu maceranın ardından kayaların arasında yeraltından sızan gazların etkisiyle yıllardır kendi kendine yanan alevleri göreceksiniz. Çıralı’ının bir diğer sürprizi ise Caretta Caretta’ların üreme merkezi olması. Eğer doğru mevsimde giderseniz bir sabah gün doğarken yumurtalarından çıkan küçükleri görebilirsiniz.
Sıra geldi Adrasan’a. Burası Antalya’nın batı kıyılarında, Çıralı ve Olimpos’un devamında yer alan ve yalnız tatil yapmak için ideal küçük bir sahil kasabası. Oralara kadar gitmişken Adrasan’ın upuzun sahilini görmeden dönmek olmaz. Ayrıca Adrasan’da mutlaka yapılması gereken şey, tekneyle Suluada’ya gitmek. Burası Türkiye’nin Maldivler’i. Mavi, yeşil, turkuaz rengi cam gibi bir deniz… Tek başına tatil için en güzel yerindesiniz.
2. Kaz dağları

Yaz tatilinde mutlaka güneye gidilecek diye bir kural mı var? Zaten kuralları yıkıp yalnız yaz tatiline çıkıyorsunuz, o zaman biraz Kuzey Ege diyelim.
Balıkesir ve Çanakkale’nin kesişimi olan bölgede, Edremit Körfezi’ne tepeden bakan Kaz Dağları, Alpler’den sonra dünyada oksijen yoğunluğunun en fazla olduğu ikinci yer. Kafa dinlemek ve doğayla bütünleşmek için mükemmel bir rota. Eski adıyla İda Dağı, “Tanrıların armağanı” olarak tasvir edilen bir doğa harikası. Görülecek yerler çok fazla. Kaz Dağı Milli Parkı içinde yer alan Sutüven Şelalesi, Hasanboğuldu ve Pınarbaşı bu uzun listenin en başında yer alıyor. Ayrıca dağın eteklerindeki Yeşilyurt ve Adatepe köyleri de bölgenin görülmesi gereken yerlerinden. Turistik takılmak istemiyorsanız, amacınız sadece tek başına tatil yapıp doğanın tadını çıkarmaksa o zaman Zeytinli Çayı’nın yanında yer alan kamp alanlarındaki yoga kamplarına veya trekking aktivitelerine katılabilirsiniz. Böylece yalnız olmaktan sıkıldığınızda yeni arkadaşlar edinebilirsiniz.
3. Kabak Koyu – Kelebekler Vadisi – Ölüdeniz

Çılgın kalabalıktan uzakta, tek kişilik tatil yapıp adeta bir keşiş gibi hissedeceğiniz bir yerdeyiz: Kabak Koyu. Yol Fethiye’den yaklaşık 1 saat sürüyor. Tepeleri aşarak yaklaşık yarım saatlik bir yürüyüşle inilen sahil turkuaz bir denizle sizi karşılıyor. İsterseniz yukarıdaki Faralya Köyü’nde pansiyonlarda veya daha aşağıdaki bungalov tarzı otel ve kampinglerde kalabilirsiniz. Burası bakir bir koy, şemsiye yok, şezlong yok, restoran yok. Hazırlıklı gidin ve kendinizi doğaya bırakın. Rotamızın bir sonraki durağı Kelebekler Vadisi. Kabak’tan tekneyle kolayca gidebileceğiniz bir mesafede yer alan Kelebekler Vadisi de tıpkı Kabak gibi sakin. Hatta burada konaklama olanağı bile bulunmuyor. Eğer şanslıysanız ve doğru mevsimde giderseniz suyun üzerinde uçan kelebekleri görebilirsiniz.
Bu kadar inziva yeter, şimdi istikamet dünyalar güzeli Ölüdeniz. Dünyanın tescilli güzel plajlarından biri olan, yerli yabancı birçok turisti ağırlayan, masmavi, yemyeşil bir doğa harikası Ölüdeniz. Tek kişilik tatilinizi renklendirmek için harika bir seçenek. Birçok otel, restoran, kafe ile birlikte dünyanın her yerinden insanlar sizi bekliyor. İster lagün tarafında sakin sulara dalın, ister Belcekız plajında dalgalara atlayın, ister yamaç paraşütüyle maceraya dalın, isterseniz Likya Yolu’na çıkıp şahane gün batımında gökyüzünün kızıla dönüşüne şahit olun… Ölüdeniz isminin tam zıttı, hayat dolu!
4. Kaş – Kalkan

Tek başına tatil önerilerimizde şimdi her şeyi bir arada sunan bir rotaya geldik. Hem sakinlik olsun hem güzel restoranlar, hem deniz masmavi olsun hem de plajlar çok kalabalık olmasın diyenlerdenseniz bu tam sizin rotanız. Kaş ve Kalkan aslında Antalya’ya bağlı ama Muğla’ya daha yakın. Yol biraz virajlı olduğu için buralar, Türkiye’nin yaz tatili beldeleri arasında sakin kalmayı başarmış yerlerden. Kalkan daha çok, denizle birleşiyormuş gibi görünen “sonsuzluk havuzları” ve konforlu otelleriyle meşhur. Güzel balık restoranlarından birinde yemeğinizi yiyip, bir gece konaklayıp hemen Kaş’a geçebilirsiniz ama denize girmek için Kalamar Koyu’na uğramadan Kalkan’dan ayrılmayın. Kaş’a doğru giderken yolda Kaputaş Plajı’nı göreceksiniz. Merdivenleri inip çıkmaya üşenmezseniz dünyanın en güzel denizlerinden birinde kısa bir mola verebilirsiniz.
Tek kişilik yaz tatili için Gelelim Kaş’a. Merkeze gelmeden sağda Çukurbağ yarımadasını göreceksiniz. Daha sakin konaklama seçenekleri için burayı tercih edebilirsiniz ama merkeze biraz uzak olduğunu unutmayın. Kaş merkez, küçük ve birbirinden tatlı dükkanların, kafe ve restoranların olduğu yer. Uzun Çarşı’nın arnavut kaldırımlı yolunda akşamları yürümek ve hediyelik eşyalara bakmak gibisi yok. Kaş’ta konaklamak için pansiyon ve butik otellere bakabilir, gündüz denize girmek için ise Küçük Çakıl, Büyük Çakıl veya Limanağzı plajlarından birine gidebilirsiniz. Kaş aynı zamanda dalış meraklılarının da en çok tercih ettiği bölgelerden biri. Kısacası Kaş’a dalıp gidin, tek başına tatilin hakkını verin.